Ruh Sağlığı bozuk olanlara söylenen 10 Yanlış
Ruh Sağlığı bozuk olanlara söylenen 10 Yanlış‘ı bulup, yanlış söylemler, düşünceler, temenniler ve bunların gerçekleri hakkında Sağlık Bakanlığı Kaynaklı bir yazı hazırladık. Yanlış bilinen 10 hatalı söylem ve cevaplarını sıralayalım.
Ruhsal Bozukluklar için Söylenen 10 Yanlış Nelerdir?
Ruhsal Problemlerde yaşanan sıkıntılar ,uzman olamayan kişilerce hep bir yargı ve söylem vardır.Toplum içinde söylenen 10 yanlışı sizler için sıraladık ve doğrularınıda belirtmeye çalıştık.
Yanlış 1 :“Psikiyatrik hastalıklar kalp, şeker gibi gerçek tıbbi hastalık değildir! Ruh hastalığı olanlar olsa olsa “deli”dirler. Ruh hastalıkları tedavi edilemezler.”
Hangi mantıkla söylenir böyle bir şey anlayamadık ama asıl böyle söylem sahiplerinin psikolojik tedavi alması şarttır. Psikiyatrik hastalıklar da şeker hastalığı, kalp hastalığı gibi tıbbi hastalıklardandır. Aslında yapılan Ruh hastalıklarında genetik ve biyolojik nedenleri olduğuna ilişkin kanıtlar vardır ve etkin biçimde tedavi edilebilirler. Psikoterapi ile bir çok hasta düzelmiştir.
Yanlış 2 :“Şizofreni gibi ağır ruh hastalığı olanlar, genellikle tehlikeli ve saldırgandırlar.”
Ruh hastalıklarında görülen şiddetin derecesi ,hastanın yaşadığı toplumda görülen şiddetten pek de fazla olmadığını ortaya koymaktadır. Şizofreni gibi ağır ruh hastalığında bile şiddetten daha ziyade korku, kafa karışıklığı ve umutsuzluk gibi durumlar görülür.
Yanlış 3 :”Ruh hastalıkları kötü bir eğitim alan ve ailelerin çocuğu hatalı yetiştirmesinden kaynaklıdır.”
Ruh hastalıkları aslında genetik olduğu görülmektedir. Dış etkenler bir risk faktörüdür. Kibriti tutuşturmak gibi. İyi yetişmiş bireylerde de ruh hastalıkları görülmektedir.
Yanlış 4 :”Depresyon gibi ruh hastalıkları, zayıf kişilikten kaynaklanır. Eğer iraden güçlü olsa deprosyana girmessin. Sakın tedavi olma! Böyle bir zayıflıktan dolayı tedavi olursan, hayatın başarısızlıkla dolar ve hep zayıf kalırsın.
Depresyon kişinin zayıflığından kaynaklı değildir. Depresyon kişinin zayıf bölgesini yakalar. Ne kadar güçlü ne kadar kendinize güveniyorum bana birşey olmaz demeyin. Her zaman bilmediğiniz bir zayıf bölgeniz vardır. Örneğin çok kaliteli bir ürünlerde arıza yapabilir.
Depresyonun tembellikle, zayıflıkla, iradesizlikle alakası yoktur. Olsa olsa motivasyon eksikliği vardır. Bu durum da beyin kimyasındaki değişikliklerden kaynaklanır.
Depresyona giren biri , değil sağlam iradeyle , uygun tedavi yapılsa bile hemen çıkamaz. En az 3 haftada alınan ilaçlar etkisini gösterir.Yanlız bu kadar geç etkisinin sonuçları her zaman başarılıdır.
İnsan Vücudu makine gibidir.Bilmediğiniz makinenin tedavisini yapmayın.Depresyon ise hiç bir zaman kendi kendine irade gücüyle geçecek bir sorun değildir.Uzmandan destek almanız bu sorunu çözer.Asıl tedavi gitmek güçlü bir iradenin simgesidir.
Yanlış 5 :”Şizofreni tedavi edilemeyen bir hastalık; kontrol edilmesi mümkün değil.”
Uyumlu hayata geçiş te kullanılan İlaçlar ve destekleyici yaklaşımlarla birçok şizofren’de başarı sağlanmıştır.
Yanlış 6 :”Bunama yaşına geldiğinde Depresyon geçirmek doğaldır.”
Yaşlanmanın sonucu illaki Depresyon ve bunama değillerdir; ikisi de hastalıktır. Depresyon ile Yaşlılıktaki durgunluk ve bazı yaşamsal beklentilerin birbiriyle alakaları yoktur. Bunama ise daha çok yaşlılarda görülür. Sadece yaşlılıar bunamada riskli gruptur, her yaşlılıda olur diye bir şey söylenemez.
Yanlış 7 :”Çocuklarda ve ergenlerde Depresyon veya kaygı bozuklukları görülmez. Bu evrelerde görülen psikolojik sorunlar hastalık değil,sadece büyüme problemleridir.”
Ruhsal Hastalıklar Çocuk ve ergenlerde de görülebilir.Bazen görülen problemler , yani davranış sorunları ciddi bir psikoljik problem olabilir. Bu hastalıklar özellikle ergen yaşlarda intihar ile ilgili söylemelere teşvik edebilir.Böyle söylemler varsa ciddi bir destek almak için psiko terapiye gidilmelidir.
Yanlış 8 :”İraden yoksa, ahlaken de zayıfsan kötü bir insansın ,madde bağımlısı olmanda doğaldır.Böyle tiplerin yaşam biçimi budur.”
Beyin kimyasındaki değişiklikler , bağımlılığın sebebi olduğu düşünülmektedir.Madde Bağımlılığın “ahlaken zayıf’’ ve “kötü insan” olmayla ilgisi yoktur.
Yanlış 9 :”Şok tedavisi yeni adıyla Elektro-Konvülsif Terapi (EKT) , ağrılı ve barbarca bir tedavidir.”
EKT, özellikle ilaçların kullanılamadığı ya da etkisinin gecikeceği intihar düşünceleri yoğun olan veya hiçbir şey yemeyen, içmeyen yani yaşamsal tehlikesi bulunan ruh hastalıklarında ya da benzer tehlikelerin söz konusu olduğu durumlarda hayat kurtarıcı olabilir ya da çok iyi bir alternatif tedavi biçimidir. Özellikle anestezili kullanıldığında hasta uykuda olduğundan hiçbir şey hissetmez.
Yanlış 10 :”Psikiyatrik ilaçlar bağımlılık yapar ve uyuşturucuya alıştırır.”
Psikiyatrik ilaçlarda amaç hastanın tedavi edilmesidir. Hastayı uyuşturarak bir süre rahat etmesi için yapılmaz ve Uyuşturma yapmazlar. Ancak, kişinin çok hareketli ve sıkıntı içinde olduğu durumlarda sakinleştirici özelliği olan ilaçlar tercih edilir.
Psikiyatrik ilaçların büyük bir çoğunluğu bağımlılık yapmaz. Bağımlılık gösteren ilaçları zaten hekimler ölçülü ve kontrollü verir.Eğer bu korkuyla yanaştığınızda verilen ilaçları kullanmamak tedaviyi başarılı duruma getirmez ve sonuçta hiç bir ilerleme kaydedemessiniz.
Kaynaklar ve Dış Bağlantılar
- Sağlık Bakanlığı | Ruh Sağlığı Modülü (Uzman Psikiyatri’ler ve Devlet Hastaneleri psikologları )
- Aydın Emniyet Müdürlüğü | Ruh Sağlığı ve Pisikolojik Bozukluklar pdf indir.