Aile Hekimi nedir? Kimler Aile Hekimi olabilir? Aile Hekiminin görevleri
2005 yılından itibaren hayatımıza giren Uzman klinisyenlerden belirlenen Aile Hekimleri devlet tarafından otomatik olarak her haneye atanmakta. Sağlık sisteminin rahatlamasını sağlayan bu sistem nasıl çalışır? Aile Hekimi nedir? Sağlık politikalarında reform sayılan Aile Hekimi Sistemi neden önemli? Aile hekimi nasıl öğrenilir? Türkiye’de kaç tane aile hekimi var? sorularının cevabını bulabileceksiniz.
Aile Hekimi nedir? Kimler Aile Hekimi olabilir? Aile Hekiminin görevleri
Sağlık hizmetlerinde reform konusu uzun süredir tüm gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin kamuoyunda sürekli tartışılagelmiştir. Ülkemizde de özellikle 1990’lı yıllarda gündemde olan bu konu ile ilgili çeşitli girişimler gerçekleştirilmiş fakat istenilen sonuçlara ulaşılamamıştır.
Türkiye’de sağlık sistemi üzerinden reform düşüncesi 2003 yılından itibaren Sağlıkta Dönüşüm Programı (SDP) olarak bir kez daha fakat daha kararlı biçimde uygulanmaya çalışılmaktadır.
SDP’nin sağlık piyasasında gerçekleştirmek istedikleri değişiklikler dünya konjektürüyle paralellik göstermektedir. İngiltere, Kanada, Bulgaristan ve Türkiye gibi çeşitli gelişmişlik düzeyine ve farklı kültürlerdeki ülkeler neredeyse aynı içeriğe sahip değişim paketleriyle sağlık sektörünü yeniden organize etmeye çalışmaktadırlar.
Dünya ölçeğinde uygulanan reform paketlerinin perde arkasındaki düşünsel temel kanımızca neoliberalizmdir. Reform paketlerinin uygulayıcılarının ulusal hükümetler olmasına karşılık paketlerin içeriğinin oluşturulması sırasında IMF, Dünya Bankası, Dünya Ticaret Örgütü ve Dünya Sağlık Örgütü’nün etkin olması bu düşüncemizi desteklemektedir.
Sağlık sektörü, kendine özgü sorunları olmasına ve bu sorunların ülkeden ülkeye değişmesine rağmen tüm dünyada uygulanan reform sürecinin benzer aşamalardan oluşması yani sağlık sektörünün sermaye birikimi sağlayıcı bir alan olarak görülmesi, üzerinde durulması gereken bir konudur.
Türkiye’de sağlık politikaları başarıya kesinlikle ulaşamadığı için devamlı eksik olan sorunlardan biridir.
Uzman klinisyenler
Reformların Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinde ki uygulaması Aile Hekimliği sistemidir.
Aile hekimi; disiplinin gereklerine göre yetiştirilmiş uzman klinisyenlerdir. Yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her kişiye öncelikli olarak kapsamlı ve devamlı hizmet vermekle sorumlu kişisel doktorlardır.
Birçok ülke yukarıda saydığımız uluslararası örgütlerin yönlendirmesiyle aile hekimliği sistemine geçmeye başlamışlardır. Ülkemizde SDP’nin bir bileşeni olarak Aile Hekimliği Modeli 2005 yılında pilot il olarak belirlenen Düzce ilinden başlatılmıştır.
2010 yılı sonunda tüm yurtta uygulamaya geçmiştir. Aile hekimi sisteminin özünü sözleşmeli çalışan bir aile hekimi ile hekimin yanında istihdam edilen bir aile sağlığı elemanı oluşturmaktadır. Aile sağlığı elemanı farklı meslek gruplarından (ebe, hemşire, sağlık memuru gib) gelen aile hekiminin yanında çalışan kişidir.
Aile hekimi; disiplinin gereklerine göre yetiştirilmiş uzman klinisyenlerdir. Yaş, cinsiyet ve hastalık ayrımı yapmaksızın her kişiye öncelikli olarak kapsamlı ve devamlı hizmet vermekle sorumlu kişisel doktorlardır.
Kendisine kayıtlı kişilerin sağlıklarını korumak ve geliştirmekle ayrıca hastalandıkları takdirde tedavilerini
yapmakla sorumludurlar.
Bu hizmetleri ya kendileri ya da diğer sağlık çalışanlarının hizmetleri aracılığıyla gerçekleştirirler. Böylece diğer sağlık hizmeti sunan kurumlar arasında koordinasyon görevi üstlenmektedirler (1).
Vatandaşlar aile hekimlerini kendi özgür iradeleriyle seçme özgürlüklerine sahiptir. Böylece birinci basamakta görev yapan hekim ve diğer sağlık çalışanları hastalarla daha kaliteli ve verimli iletişime geçmek zorundadırlar. Hastaları etkili dinlemeli ve sorunlara çözüm ortamı oluşturacak davranış içinde olmalı ve hastaları tedavi süreci içine çekmelidirler.
Ayrıca hekime kayıtlı hasta sayısı hekimin ücretini belirleyen en önemli performans kriterlerinden biridir. Bu durumda hasta memnuniyeti ön plana çıkmakta ve o güne kadar arka planda kalan memnuniyet kriteri önem kazanmaktadır.
Yapılan araştırmalar aile hekimlerinden memnuniyetin yüksek olduğunu göstermektedir.
Ülkemizde aile hekimleri ve aile sağlığı elemanları sözleşmeli çalışan kişilerdir. Aile hekimleri ücretlerini gerçekleştirdikleri performans kriterleriyle orantılı kazanırlar.
Özellikle koruyucu sağlık hizmetlerinin birçoğunun performans kriteri yapılması ve belirlenen kriterlerin sağlanamaması durumunda negatif performans olarak hekimlere geri dönmesi bazı önemli başarıların elde edilmesini sağlamıştır.
Örneğin bebek ölüm oranları düşmüş, çocuklardaki bağışıklama ve gebelerin antenatal bakım oranları yükselmiştir. Buna rağmen bazı önemli hizmetlerin performans dışında bırakılması veya ücret katsayısı yansımasının düşük olması bu hizmetlerin geri plana itilmesine neden olduğunu gözlemlemekteyiz.
Üreme sağlığı ile ilgili göstergelerdeki gerilemeleri bu düşüncemize dayanak yapabiliriz.
Ücretsiz hizmet: Aile hekimliği
Aile hekimliği sisteminde hizmet almak ücretsizdir. Yapılacak muayene ve tedaviler ile gerçekleştirilecek tetkiklerden herhangi bir ücret talep edilmemektedir. Fakat tedavinin olmazsa olmaz bir parcası olan ilaç alımlarında çeşitli katkı paylarının ödenmesi ve Genel Sağlık Sigortası’na kayıtlı olmak ve borcu bulunmamak esastır.
Türkiye’de aile hekimliğinin akademik gelişimi birçok benzer gelişmişlik düzeyine sahip ülkeyle karşılaştırılabilecek düzeydedir. Buna rağmen yetişmiş aile hekimi uzmanı sayımız çok düşüktür.
Ülkemizde bu yıl itibariyle Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinde 21386 aile hekimi görev yapmaktadır ve bu hekimlerin ise %5-6 ‘lık bir kısmı aile hekimliği uzmanlık eğitimine sahiptir. Aile hekimi olarak görev yapan hekimlerin çok büyük bir kısmı Sağlık Bakanlığı’nca gerekli hizmet içi eğitimlere katılmış genel pratisyen doktorlardır.
Bu durum verilen hizmetlerin niteliğinin düşük olmasına neden olmaktadır. Bakanlıkça yapılacak bir planlama ile ileride sistemde çalışacak tüm hekimlerin aile hekimliği uzmanlığına sahip olmasının zorunlu hale getirilmesi gerekmektedir.
Hekimlerin uzmanlık bilgisine sahip olması kadar sistemde yer alan hekim ve aile sağlığı elemanlarının da sayısının arttırılması gerekmektedir. Böylece hekim başına düşen nüfus azalacak ve hizmetlerin nitelik ve niceliği artacaktır.
Şu anda ülkemizde aile hekimi başına düşen ortalama nüfus 3633’tür (4). Bu oran birçok OECD ülkesininkinden çok yüksektir.
Sevk zinciri işletimi önemli
Hekimlerin koordinasyon görevini tam anlamıyla yapabilmeleri ve sağlık hizmetlerinde maliyet etkinliğin sağlanabilmesi için acilen sevk zincirinin işletilmesi gerekmektedir.
Aile hekimliği sistemi ile ilgili çıkarılan ilk yasal düzenlemede var olan ama uygulanmadan yasadan çıkarılan sevk zincirinin sağlıklı işlemesi için mevcut nüfus ortalamasının düşürülmesi gereklidir.
Sadece bu nedenle bile sisteme daha fazla sayıda ve uzmanlaşmasını tamamlamış aile hekimlerinin girmesi sağlanmalıdır.
Sevk zincirinin işlememesi aile hekimliği sisteminin maliyet etkinliği sağlama amacının gerçekleşmemesine neden olmaktadır.
Çünkü ikinci ve üçüncü basamak sağlık hizmeti veren kurumlara çok miktarda yığılma olmakta buda maliyeti arttırıcı bir durumun oluşmasına sebebiyet vermektedir.
Yapılan araştırmalarda birinci basamakta çözülebilecek bir çok sorunun daha yukarı basamaklara intikal ettiği görülmektedir.
Kişisel Aile hekiminin kim olduğunu öğrenme için ne yapmalı?
E devlet yada “Türkiye.gov.tr” üzerinden aile hekimi öğrenme linkine aşağıdan ulaşabilirsiniz.
İlgili Link: Aile Hekim Bilgisi Sorgulama
Ayrıca Bakınız
- Yenidoğan döneminde rastlanan en sık hastalıklar nelerdir?
- Her yeni annenin ihtiyaç duyabileceği uzman tavsiyesi 37 yararlı bilgi
Kaynaklar
- Aile Hekimliği Türkiye Modeli, Sağlık Bakanlığı,2004
- http://www.oecd.org/health/health-systems/Table-of-Content-Metadata-OECD-Health-Statistics-2016.pdf
- Sağlık Bakanlığı, 2014 Sağlık İstatistikleri Yıllığı
- Sağlık Bakanlığı 2016 Yılı Bütçe Sunumu, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu
- http://ailehekimligi.gov.tr/