Fazla yemek hakkında belki de hiç duymadığınız bir atasözü var. “Çok yeme ağacı diken, hastalık meyvesi toplar.” Aslında atalarımız ne kadarda doğru söylemiş. Bu yazımızda bu atasözünün ne kadar haklı olduğunu bilimsel yönden açıklamaya çalışacağız. Fazla yemek neden zararlıdır? Aşırı tıka basa yemek, tokluk neden hastalıklara davetiye çıkartır? Fazla yiyen kilo almayan zayıf kişiler şanslı mı? Damar tıkanıklığı nasıl oluşur? Fazla yemek israf mıdır? Fazla yiyenler neden hep açlık hissi duyarlar? Sorularının cevabını yazımızda bulabilirsiniz.

Fazla yemek neden zararlıdır? Tokluk neden hastalık yapar?

“Her hastalığın temelinde tokluk vardır.” Hz. Muhammed (S.A.V.)

“Allah’a en sevimli olanınız, yemesi en az ve bedenen en hafif olanınızdır.” Hz. Muhammed (S.A.V.)

“Yemek onlar için bir ceza, bir ağ, bir tuzak ve bir pranga olacaktır.” Hz. Davud (A.S.)

“Yiyin-için, fakat israf etmeyin, çünkü Allah israf edenleri sevmez” Kuran-ı Kerim, Araf Süresi 31. Ayet

Fazla yemek yada aşırı yemek yenildiğinde, vücudun bilimsel olarak nasıl bir tepkime verdiğini okuyunca biraz şaşırabilirsiniz.

Normal bir beslenmede, mide gelen besinler için rutin enzim üretir. Enzimler üreterek, besinleri parçalamaya ve sindirilecek hale sokar. Bu sırada ise enerji harcamadığını unutmamalı. Fakat fazla yemek yada aşırı yemek yendiğinde, mide de çok fazla enzim üretmesine ihtiyaç vardır. Fazla Enzim üretmek için fazla enerji gerekmektedir.

Normal bir beslenme de mide yemeği tam anlamı ile hazmetme süresi 3 ile 4 saat içinde kolayca gerçekleştirirken, kalp bu sırada çok ta zorlanmaz ve rutin bir şekilde çalışır. Fakat fazla yada aşırı yemek yendiğinde, sindirimin, dolaşımın ve boşaltımın yapılabilmesi için Kalp 4 ile 6 kat daha fazla yorulur. Sadece Kalp değil, tüm sindirim, depolama ve boşaltım sisteminde ki tüm organlar bu işten hayliyle etkilenir.

Bunu şöyle örneklendirebiliriz. Bir araba düz ve asfaltlı bir yolda harcayacağı yakıt, engebeli ve taşlı bir yolda harcayacağı yakıtın yarısı yada üçte biri kadardır. Zorlu şartlarda aracın motoru ciddi efor gösterir ve yıpranma oranı gittikçe artar. Eğer arabanın motoru yeni ise bu yollardan elbet geçer ama, yaşlı bir motor bunu kaldırmayabilir.

Tıpkı insanların genç olanları da, fazla yemek konusunda daha şanslıdır. Sindirim sistemi güçlü olduğu için, sindirimdeki fazlalıkları dışarı atması o kadar da kolaydır. Ancak bu yeme alışkanlığına dönüşüp, yıllar boyu tekrarlandığında artık eskisi gibi sindirim çalışmayabilir. Eğer atıklar atılmaz ise depolama işi artar. Depolama dolduktan sonra fazlalıklar dolaşım sisteminde, kanın içinde tur atar. Kan ağırlaşır, dolaşım yavaşlamaya başlar, taşınan ağırlıklar dokulara bırakılır ve adeta çöplükler oluşur.

Damar tıkanıklığı denen çağımızın hastalığı bu evrede başlar. Kanda çökelen atıklar, damarlarda birikir ve organların lojistik desteğini sağlayan hayat yolları yani damarlar gittikçe daralır. Artık adrese gidilecek kargolar zamanında teslim edilmez. Çünkü ne araç araç değil ne de yollar eski yollar değildir. Araç olarak Kan, yol olarak damarları bu şekilde tanımlayabiliriz.

Fazla yemek neden zararlıdır? Tokluk neden hastalık yapar? | Aşırı yada fazla yemek hastalıkların sebebidir

Beslenemeyen dokular beyne “Açız” uyarıları gönderir!

Artık dokular devamlı uyarı mesajları beyne gönderir. “Açız” uyarıları geldikçe beyin, açlık hissini tetikler ve yemek yeme isteği oluşur. Böylece daha çok yemek yenir, iştah artar, ihtiyacı olmamasına rağmen beyin kişiyi yemeye adeta zorlar. Gittikçe damarlar tıkanmaya ve dokularda çöplükler oluşmaya bundan sonra hep devam eder.

İlgili Link: Damar sertliğini önlemede keşfedilmiş yeni bilimsel bulgular

Fazla yemek yiyen yada bol iştahlı dediğimiz kişiler, artık obez yani aşırı şişman grubuna girerler. Beyin artık “Açız” döngüsüne girmiş, adeta sisteme virüs bulaşmış gibi bunu tekrarlamaktadır.

Bitmedi!

Kişilerde dikkat bozulmaları, odaklanamama, zor anlama, zor öğrenme ve hafıza kayıpları gibi durumları da buna bağlı oluşur. Aşırı yemek yani Fazla yemek Hz. Davut’un dediği gibi “Yemek onlara ceza olacaktır! “sözünün haklılığı da ortaya çıkmıştır.

Tabi bazı kişiler çok yemelerine karşı obez yani şişman olurken, bazı kişilerin ise zayıf olduğu ama çok fazla yediklerini de görmektesiniz. Fakat zayıf olan kişilerin durumu şişmanlaşan kişilerin durumuna göre daha erken sorunları beraberin de getirebilir. Özellikle Kalp Damar tıkanıklığı olan kişilerde son kurtarma evresi olan By-pass yapılan hastanelerde, bir çok kişinin şişman olmadığını görebilirsiniz.

Metabolizma atıkları, toksinler ve katkı maddeleri, Şişman yani Obez kişilerde, vücutta yağa dönüşerek, en azından organların tahrip edilmesi engellenirken, çok yiyen Zayıf kişilerde bu durum böyle olmaz. Aşırı yiyen ama kilo almayan Zayıf kişiler de, Kan ile dolaşan bu atıklar, ateş, kusma, ishal, terleme, nezle, sivilce yada çıban gibi yollarla bir kısmı hastalık yolu ile atılmaya çalışılır. Eklemlerde, kaslarda ve dokularda meydana gelen bu çöplükler, bazen iltihaplanma yada enflamasyon yada yanma sorunlarını da çıkartır. Bu durumda ise  yakıcı gazlar ve toksik maddeler ortaya çıkmaya başlar. Çıkan bu iltihaplanma yada yanmaların, gazları ve toksik maddeler, ağrılara, enfeksiyonlara, cilt hastalıklarına, parazit oluşmasına, genetik mutasyona ve ur (Kist) yada tümörlere neden olmaktadır.

Çağımızda, özellikle GDO yani genetiği değişmiş gıdaların çokluğu hayliyle artmışken, ne kadar az tüketilirse kayıp yada zarar o kadar düşük olacaktır.

Fazla yemek neden zararlıdır? Tokluk neden hastalık yapar? | Hiç bitmeyen açlık hissinin nedeni, organların Beyne gönderdikleri Açlık sinyalleridir

Allah israf edenleri sevmez!

İsraf sadece yemeklerden kalanlar diye algılanmamalıdır. İsraf aynı zamanda fazla yemenin yada aşırı yemeninde tanımının içine giriyor. Allah, ayette direkt olarak pisboğaz yani hunharca yemek yiyenlerin bedenlerine yaptıkları bu işkence içinde uyarmaktadır. Ayetin açık olmasına rağmen Peygamberin de bir başka hadisinde bu konuyu daha da açmıştır. “Allah’a en sevimli olanınız, yemesi en az ve bedenen en hafif olanınızdır.” hadisi ile son nokta adeta koyulmuştur.

Hz. Muhammed kişilik ve hayat tarzı ile tam bir lider, kendisinin yapmadığı herhangi bir şeyi de başkasına yap demezdi. Peygamber olarak gönderildiği bozulmuş Arap dünyasını, yaşam tarzı ve davranışlarla yeni bir medeniyete taşımıştır.  Onun 1500 sene önce uyguladığı her harekete, sünnet denmiş ve Müslüman kişiler onu örnek almaya çalışmışlardır. Yemek yerken küçük lokmalar ve iyi çiğnemesi, tok olarak kalkmaması, yemek yerken sofradaki kişilerle sohbet etmesi, günde 2 öğün yiyerek, aslında hem az yemeye hemde sağlıklı sindirim için bize örnek olacağı kimin aklına gelebilirdi ki!

Ayrıca Bakınız

• Yemekleri neden iyi çiğnemeliyiz? İyi çiğnemenin faydaları nelerdir?