Gençlerden alınan kan yaşlanmayı geciktirir mi?

Gençlerden alınan kanın yaşlı insanlara verilerek bir döngü yaratılması yaşlanmayı geciktirmek yöntemi şu anda uygulanmakta. Yaşlanmayı yavaşlatmak (Anti Aging) için bu yöntem bilimsel olarak doğru mu? Genç kan yaşlı insanlarda nasıl bir etki gösterir? Bilimsel sonuçlar için okumaya devam edin.

Gençlerden alınan kan yaşlanmayı yavaşlatır mı?

Günümüzün yaygın uygulamalarından biri eski bir buluşa dayanıyor. 1970’lerde biyologlar parabiyosis adını verdikleri ürkütücü bir işlem başlatmışlardı. Bu işlemde iki hayvanın dolaşım sistemi birbirine bağlanıyor.

Haftalarca süren bu uygulamada hayvanlar aynı kanı paylaşıyor. Parabiyosis yapışık ikizlerin incelenmesinde kullanılmış ve uzun yaşam ile ilgili olduğuna ilişkin bazı bulgular elde edilmişti.

Kaliforniya’daki Stanford Üniversitesi’nde yürütülen son bir araştırma bu etkiyi doğruladı. Elevian adı verilen şirketin CEO’su Mark Allen deneylerde kullanılan yöntemi şöyle açıklıyor: “Genç kan nakli yapılan yaşlı hayvanlarda kalpte, beyinde, akciğerlerde, kemiklerde ve diğer pek çok organda biyolojik yaşlanmanın tersine döndüğü gözlendi. Genç hayvanlarda da bunun tam tersi görüldü.”

Genç insanlardan alınan kan plazmasının yaşlı farelere enjekte edilmesi bile fareyi gençleştirmeye yani yaşlanmayı durdurmak için bile yetti. Ne var ki “genç kan” çılgınlığı Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi’ni harekete geçirdi ve kamuoyunu plazma nakil terapilerinde izlenen usulsüz, kuralsız uygulamalara karşı uyardı.

İlgili link: Kan nedir? Kanın yapısı ve özellikleri nelerdir? Yapay kan nedir?

Yaşlılık bir hastalık değil

Yaşlılığı yavaşlatmaya yönelik araştırmaların önündeki en büyük engel, yaşlılığın bir hastalık olmaması ve yaşlanmanın hastalık olarak tedavi edilememesi.

Bir ilacın klinik deneylere başlaması için bir endikasyona ihtiyaç vardır; yani geliştirdiğiniz ilaç tek bir hastalığı hedef almalıdır. Ne var ki yaşlılık bir endikasyon değildir. Amerikan Gıda ve İlaç dairesi (FDA) bir zamanlar yaşlılığı hastalık sınıfına sokuyordu.

Ancak biyoteknoloji sektörü bu yaklaşımı reddediyor. Şu anda bir diğer sorun da insanların biyolojik yaşlarını ölçmek için genel kabul görmüş bir yöntemin bulunmaması.

Peyer en pratik çözümün yaşlılıkla ilişkili hastalıklardan birini seçerek geliştirdiğiniz ilacın o hastalığa iyi gelip gelmediğini test etmek olduğunu söylüyor. Sonuçlar olumluysa diğer hastalıklarda da bir etkisinin olup olmadığı incelenebilir. Günümüzün belli başlı şirketleri bu yöntemi uyguluyor.

Ayrıca bakınız

• Yaşlılık ne zaman başlar? Yaşlanmanın faydaları nelerdir?
• Yaşlanmaya karşı ilaçlar işe yarıyor mu?