Işınlanma deyince ilk akla Uzay Yolu filmindeki sahne gelir. Sahnede insanın saniyeler içinde binlerce kilometrelik uzaklıklara tek parça halinde ulaştığı görülmekte. Yıllardır beklenen olanaksız bu olay gerçekleşebilir mi? diye beklerken 14 Temmuz 2017 yılında bilim dünyasını bir ışınlanma haberi herkesi heyecanlandırdı. Çinliler maddeyi ışınladıklarını açıkladılar. Maddeyi nasıl ışınladıkları hakkında sizlere geniş bir yazı hazırladık. Yazımızda ışınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl oluyor? İnsan ışınlanabilir mi? Kuantum ışınlanma nedir? Kuantum Bilgisayarlar ve Kuantum Data Network nedir? sorularına bilimsel olarak uzmanların açıklamalarıyla anlatmaya çalışacağız.

Işınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl yapıldı? İnsan ışınlanabilir mi?

Işınlanma nedir?

Teleportasyon yani bilinen adıyla ışınlanma, bir maddenin bulunduğu ortamdan bir anda başka bir ortama aynı şekilde moleküler taşımaya verilen isimdir. Varlığı halen kabul edilmeyen Ufoların bir anda gözüküp aniden ortadan kaybolması ışınlanma adıyla açıklanmaktadır.

Kelimenin köklerine bakıldığında Tele latincede uzak, Portare ise taşımak anlamına gelmektedir.

Tarihte ışınlanma ile ilgili baktığımızda, ABD’nin Pensilvanya eyaletinin şehirlerinden biri olan Philadelphia’daki 28 ekim 1943 yılında askeri donanma tarafından yapıldığı iddia edilen bir ışınlanma deneydir. Resmi makamlar bu ışınlanma deneyini asla kabul etmediler. Bir koruma destroyeri DE173 sınıfı 1240 ton ağırlığında USS Eldridge adındaki askeri gemi, bir kaç dakika içinde 600 km uzaklığa gidip geldiği söylenmektedir.

Deneyi gören ise gözlem gemisi olarak katılan SS Andrew Furuseth adlı şilepte görevli bir denizci olan Carlos Miguel Allende, ufoları araştıran bir gökbilimci olan Morris K. Jessup’a gönderdiği mektupta tüm gördüklerini anlatmıştı. Bu iddia defalarca resmi makamlarca reddedildi.

1984 yılında Gökkuşağı Projesi (Rainbow Project) sinema filmi bu konuyu anlattı. Tekrar gündeme düşen bu konu hakkında resmi makamlar söylenenleri gerçek dışı olduğunu ve hayal ürünü olduğunu söyledi.

Işınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl yapıldı? İnsan ışınlanabilir mi? | Kuantum ışınlanma Einstein tarafından ortaya atıldı

Albert Einstein’ın Birleşik Alan Teorisi gerçek mi?

Fakat Albert Einstein‘ın nesneler arası çekim esası ve elektromanyetizma ile ilgili yaptığı araştırmalar yaptığını 1925 yıllarında Almanya’da iken fizik dergisine yaptığı röportaj da belirtmiş ve o yıllarda tamamlanmamıştı. Sonrası Almanya’daki Nazi baskısından kaçan Albert Einstein, 1930 yıllarında Chicago Üniversitesinde tekrar başlamış, sonrasında Princeton Üniversitesinde teorisi ile ilgili çalışmalara devam etmişti. Dr.John von Neumann ve Dr.Nikola Tesla ile de bu teoriyi ispatlamak için beraber çalıştığı da söylenmektedir.

Birleşik Alan Teorisi aslında görünmezlik üzerine kurulmuş bir projeydi. Çok güçlü bir elektromanyetik alan oluşturup, gemiye gelen ışınları kırarak yada bükerek görsel olarak görünmezliği sağlanacaktı. Böylece düşman gemilerinde görünmesi mümkün olmayacaktı. Fakat bu olay ışınlanma olarak gerçekleştiği söyleniyor ama resmi makamlar kabul etmiyor.

İşin en garibi ise Deniz Kuvvetleri araştırma komisyonu tarafından Morris K. Jessup 1957 yılında irtibata geçilmiş, Carlos Miguel Allende’ye ulaşılmaya çalışmış. Fakat 2 sene sonra Morris K. Jessup arabasında egzoz gazı ile intihar etmiş, Carlos Miguel Allende ise o tarihten sonra sırra kadem basmıştır. Olay böylece bir daha açılmamak üzere kapandı.

Fakat yıllar sonra ışınlanma ile ilgili başka bir teknik konuşulmaya başlandı. Kuantum ışınlanma adındaki teknik, maddenin kendi halinin başka bir enerjiye dönüştürülerek zamanda yada uzayda hareket edebilmesiydi. İnsan değilde daha çok Madde ışınlanması adı altında çalışılan bu teori yıllar sonra Çinliler tarafından 2017 yılında başarıya ulaşıldı.

Işınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl yapıldı? İnsan ışınlanabilir mi? | Kuantum Işınlamayı bir faks cihazı gibi düşünebilirsiniz

Kuantum ışınlama nedir?

Madde ışınlanması için foton çiftleri kullanılmalı. İki fotondan ve birbirinin aynısıdırlar. Mesela bir fotonu Mars’a gönderseniz, diğeri Dünyada kalsa, diğeri ona bağımlı olduğu için tetiklenir ve ona ulaşmaya çalışır. İki foton maddenin içindeki atomlarla beraber kodlanır ve bir kopyası ışınlanacak noktaya gönderilir. Diğer merkeze giden fotonlardaki atom bileşenleri ile birleşir ve madde ışınlanmış olur. Fakat ışınlanmış ana maddenin orjinali yok edilmesi gerekmektedir. Pratik olarak yapılacak bu işlem maddenin ışınlanmasını gerçekleştirir.

Daha basit bir anlatımla Faks göndermek gibi düşünebilirsiniz. Siz Faksı gönderdiğinizde alıcı Faks cihazı kendi kağıdına yazdırması gibi.

Aslında maddenin ışınlanma amacı Kuantum Bilgisayarlar üretmek.  Günümüz bilgisayarları işlemcileri hız için yüksek malzemeler üretmekte ama bir süper bilgisayar olabilmesi için yüzlerce işlemci birleşmesi gerekmektedir. Gelecek bilgisayarlarında foton çiftleri kullanarak, her bilgisayarın süper bilgisayar olacağı düşünülmekte.

Hem veri güvenliği hemde tıp alanında ciddi bir gelişim olacak. İnsanın atomları kuantum bilgisayarları ile daha hızlı olup, tüm organların sağlam bir kopyası oluşturulup, sonrasında bu organın zarar görmesi yada parçalanma olsa bile alınan kopya ile eski haline getirebileceği amaçlanmaktadır.

Işınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl yapıldı? İnsan ışınlanabilir mi? | Kuantum Network ilk defa Çinliler ile başladı

Madde ışınlanması nasıl yapıldı? Micius Uydusu

16 Ağustos 2016 yılında Çinliler ilk defa Micius adındaki Kuantum uydusunu uzaya gönderdi. Kuantum iletişimin başlangıcı olacak bu adım ile foton taşıma mantığı ile yüksek güvenlikli veri aktarımları yapılarak, bilgilerin güvenliği sağlanacağı açıklanmıştı. 100 milyar dolardan fazla bir para harcanmıştı.

Neredeyse daha bir sene geçmeden 14 Temmuz 2017 tarihinde Çinli Bilim insanları bir foton parçacığını yerden, 1400 kilometre uzaklıktaki yörüngesinde bulunan bir uyduya “ışınladıklarını” söyledi.

Başarıyla sonuçlanan deney ile dünya ve uzay arasındaki ilk kuantum veri ağı da kurulmuş oldu. Partiküllerin fiziksel temas olmaksızın veri aktarımı gerçekleştirebildiği kuantum internetinin, hayata geçtiğinde veri aktarım hızında da devrim niteliğinde bir gelişme olacağı düşünülüyor.

Çin, başarıyla sonuçlanan deneyin ‘kuantum interneti için ilk adım’ olduğunu duyurdu.

Kuantum ışınlaması maddenin enerjiye dönüştürülerek uzay-zamanda hareket ettirilmesi olarak tanımlanıyor. Kuantum ışınlamasında foton çiftleri kullanılıyor. Foton çiftleri arasındaki mesafe ne olursa olsun, bir tanesinin gösterdiği tepki diğerini de etkiliyor.

Çinli bilim insanlarının gerçekleştirdiği son ışınlama ise bugüne kadarki en uzun mesafeli kuantum ışınlaması olarak kayda geçmiş durumda.

Çinli ekibin en önemli başarısı ise, Tibet’teki bir laboratuarda saniyede dört bin kuantum dolaşık parçacık yarattılar ve parçacıkların eşini bir ışık huzmesiyle Micius uydusuna yolladılar.

Micius uydusunda yerden atılan tekil fotonların durumunu tespit edebilecek hassas bir foton alıcısı bulunuyordu. Araştırmalarıyla ilgili yazdıkları rapora göre bu “ilk güvenilir ve ultra uzun mesafeli kuantum ışınlanmasıydı.”

Kuantum Dolaşıklığı ile maddenin ışınlanmasının tekniği nedir?

Kuantum Dolaşıklığı, iki parçacağın aynı yerde ve zamanda yaratıldığı ve aslında aynı varlığa sahip oldukları durumlarda görülüyor. Dolaşıklık daha sonra fotonlar ayrıldığında bile devam ediyor. Bu da, bir foton değiştiğinde, başka bir mekandaki diğer fotonun da aynı şekilde değişmesi anlamına geliyor.

Eğer üçüncü bir parçacık, ilk dolaşık parçacıkla etkileşime girerse bu değişim ikizi olan parçacık da da görülüyor. Yani, ikiz parçacıklar üçüncü parçacıkla ilgili bilgiye sahip oluyor ve uygulamada varlığını ele geçiriyor.

İki dolaşık parçacık arasında uzun mesafeli bağ yaratabilmek mümkün değildi çünkü dolaşık bir parçacık özümsenmeden önce bir fiber-optik kanalda 150 kilometre gidebiliyor.

Araştırmacılar uzun süredir, fotonlar uzayda çok daha kolay seyahat edebildiği için uydu bağlantısının sunabileceği potansiyel üzerinde çalışıyordu, ancak dünyanın atmosferinden çıkışları zorluk yarattı, çünkü değişen atmosfer koşulları parçacıkları yoldan çıkartabiliyordu.

Işınlanma nedir? Madde ışınlanması nasıl yapıldı? İnsan ışınlanabilir mi? | Uzay yolu ışınlanma sahnesi

İnsan ışınlanabilir mi?

İnsan ışınlanması milyarlarca partikülün ışınlanması demektir. Şu an için yapılan çalışmaların insanı ışınlama ile uzaktan yakından bir ilişkisi yok tabi. Şu an için söylenebilecek tek şey insan ışınlanması filmlerde ki gibi kolay gözükmüyor hatta çok çok uzağındayız.

Kuantum ışınlamasının bu aşamadaki en büyük amacı, korsanların erişemeyeceği iletişim sistemleri kurabilmek.

Bristol Üniversitesi’nden Prof. Sandu Popescu, 1990’lardan bu yana kuantum dolaşıklığı üzerinde çalışıyor. Profesör Popescu “Doğa yasaları koruma sağlıyor. Eğer birisi bilgiye erişmeye çalışırsa, tespit edebilirsiniz, çünkü bir kuantum sistemini her gözlemlemeye çalıştığınızda düzeni bozarsınız” diyor.

Çin’in Jinan kentinde kuantum teknolojisine dayalı bir şebeke çalışmalarına başlandı. Pekin ve Şangay’ı, kuantum sinyalinin her 100 kilometrede bir ölçülüp yeniden yollandığı “güvenli düğümlerle” birbirine bağlama çalışmaları da sürüyor.

Oxford Üniversitesi’nden Ian Walmsley kuantum şebekesinin hassas mali ve seçim bilgilerinin aktarımında kullanılabileceğini söylüyor.

Walmsley ayrıca “Hala aşılması gereken çok önemli engeller var. Ancak dönüştüren değişim de böyle başlar” diyor.