Kalbi iyileştirmek için yeni hücreler keşfedildi
Eğer kalbimiz kastan oluşuyorsa ve kasların kendi kendilerine onarma becerisi var olduğunu düşünürsek, kalp kendi kendini onarabilir mi? İşte en yeni tıbbi araştırmalardan biri olan bu deney kalbin yenilenme sürecini, kalbi iyileştirmek konusunu açıklıyor.
Kalbi iyileştirmek için yeni hücreler keşfedildi
Bedenimizdeki kaslar bir yaralanmanın ardından kendilerini iyi bir şekilde yenileyebilmelerine yetisine sahip. Ancak aynı şeyi kalp kasları için söylemek o kadar kolay değil. Çünkü örneğin kalp enfarktüsünden sonra doku zarar gördüğünde çoğunlukla doğru dürüst iyileşmiyor. Bu yüzden birkaç tane yara dokusu oluşabiliyor.
Fibroz olarak isimlendirilen bu yara dokuları, kalbin pompalama fonksiyonunu uzun vadede etkileyerek örneğin kalp yetmezliğine yok açabilirler.
Peki ama hangi faktörler, hasarlı bir kalbin iyileşeceğine veyahut da zararlı süreçlerin harekete geçirileceğine karar veriyorlar?
Calgary Üniversitesi’nden Justin Deniset, şimdi kalbin dışındaki bağışıklık hücrelerinin de iyileşme sürecinde katkıları olduğunu buldu.
Araştırma ekibi farelerde, kalbin hasar görmesi halinde kalp kesesinden kalbe doğru hareket eden makrofajları incelediler. Perikard olarak isimlendirilen bu yapı, kalbin etrafını saran ve içi sıvıyla dolu bir kese. Ve bilim insanlarının odak noktasında olan bağışıklık hücreleri de burada yer alıyorlar.
Gata6+makrofajları olarak isimlendirilen bu hücreler hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyen araştırmacılar, farelerde enfarktüse bağlı kalp bozukluklarını incelediler. Çalışmalar sırasında bağışıklık hücreleri flüoresan tekniğiyle işaretlenerek kolayca takip edilebildi. Sonuçlara göre makrofajlar kalp enfarktüsünden sonra sürüler halinde kalbe doğru ilerliyorlar.
Makrofajlar kalp dokusuna ulaştıklarında önemli bir değişim yaşanıyor. Örneğin hücrelerin yüzeyindeki belli başlı proteinlerin durumu değişiyor. Burada önemli olan şu: Bu şekilde değişen hücreler anlaşıldığı üzere dokunun yenilenmesinde katkıda bulunuyorlar.
Özellikle de antifibrotik özellikler geliştiriliyorlar. Bu fonksiyonun ne kadar önemli olduğunu, bu özel makrofajlara sahip olmayan farelerle gerçekleştirilen deneyler gösterdi. Bu kemirgenlerde enfarktüse bağlı yetersiz kan dolaşımı yüzünden fibroz süreçleri şiddetlendi.
Peki bu bağlantı insanlar için de geçerli mi?
Araştırmacılar kalp kesesi sıvısını hem domuzda hem de insanda tespit ettikleri için böyle bir olasılık var. “Hatta domuz ve insandaki hücreler kemirgenlere göre çok daha fazlalar” diyen araştırmacılara göre bu bilginin klinik çalışmalarda da önemli yararları olacak.
Örneğin açık kalp ameliyatlarına perikard sıvısı genelde yok edilir, hatta bazı durumlarda perikard dokusunun bir kısmı veyahut da tüm kese alınır. Bu işlemle yararlı makrofajlar da yok oluyor diyor araştırmacılar.
Yeni bilgiler ışığında uzun vadede yeni terapi olanakları da geliştirilebilecek. Yeni araştırmalarla bu hücrelerin gerçekte tedavide ne kadar kullanılabileceği öğrenilmeye çalışılacak.
Kaynak: Gata6+ Pericardial Cavity Macrophages Relocate to the Injured Heart and Prevent Cardiac Fibrosis, Cell, 16.07.2019.