Sağlıklı beslenme ve kalbin dostu Akdeniz diyeti zenginler için mi?
Başta zeytinyağı olmak üzere Akdeniz diyetinin kalp ve damar hastalıkları riskini azalttığını ortaya koyuyor. Akdeniz beslenme modeli içinde kalbin dostu Akdeniz diyeti içinde dahil olan yiyecekler herkesin ulaşamayacağı kadar pahalı, dolayısıyla ancak parası olanlar yararlanabiliyor.
Sağlıklı beslenme ve kalbin dostu Akdeniz diyeti zenginler için mi?
Zeytinyağının sağlıklı bir besin olduğu artık herkes tarafından biliniyor. Akdeniz beslenme biçiminin ayrılmaz bir parçası olan zeytinyağının sağlık üzerindeki etkilerinin beş yıl boyunca izlendiği bir araştırmanın sonuçları da bu görüşü destekliyor; şimdilerde bu sonuçların uygulanabilirliği yeniden sorgulanıyor.
Söz konusu araştırma, taze sebze ve meyvelerden, çeşitli deniz ürünlerinden, kabuklu yemişlerden, zeytinyağı ve şaraptan oluşan ve kırmızı et, ya da şekerin çok az miktarlarda tüketildiği Akdeniz tipi bir beslenmenin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma olasılığını azalttığına, kalp krizi ve erken ölüm riskini az miktarda düşürdüğüne, felç geçirme riskinde de belirgin bir düşüş sağladığına işaret etmekteydi.
Az yağlı diyet ve Akdeniz diyeti karşılaştırması | en iyi diyetler
Ne var ki, PREDIMED adıyla bilinen bu araştırma bir süre önce geri çekilip yeniden yayımlandı. Bunun nedeni araştırmanın yarı-randomize olması, bir başka deyişle, çalışmaya katılan 7447 deneğin tümünün rastgele seçilmemiş olmalarıydı.
Söz gelimi, araştırmada kontrol grubu az yağlı diyetle beslenirken, deney grubuna Akdeniz diyeti uygulandı; öncelikle zeytinyağı ya da cevizden türetilen yağların üzerinde durulmuştu. Bu da, söz konusu deneklerin gerçekte rastgele seçilmemiş oldukları anlamına geliyordu.
Sonuçta Akdeniz tipi beslenmenin sağlığı geliştirici yararları yalnızca kalp hastalığına yakalanma olasılığı çok yüksek
olan kişiler için söz konusuydu.
Akdeniz diyeti için bütçe önemli
Akdeniz diyeti, en iyi diyetler listesinde bulunurken, en pahallı bütçeli diyetler listesinde de bulunmakta.
Bu kısıtlı yararlar hesaba katıldığında, İtalyanlar ya da Yunanlılar gibi beslenmenin gerçekten de yararlı olduğu söylenebilir miydi?
Bir başka araştırma bu bağlamda bütçenin önemli bir payı olduğuna işaret ediyor.
İtalya Akdeniz Sinirbilim Enstitüsü araştırmacıları tarafından yürütülen bu çalışmada da 18 bini aşkın kadın ve erkek dört yıl boyunca izlemeye alındı.
Sonuçta araştırmacılar Akdeniz tipi beslenmenin kalp ve damar hastalıklarına yakalanma olasılığını yüzde 15 oranında düşürdüğüne, ancak bu durumun yılda 35 bin Avro ya da üzerinde bir gelire sahip olmaları kaydıyla geçerli
olduğuna tanık oldular.
Daha dar gelirli olanlarda beslenme biçiminin olumlu etkilerine hiç tanık olunmadı. Araştırmaya katılanların tümü Akdeniz tipi bir beslenme biçimini izlemelerine karşın, gelir düzeyleri daha yüksek olanların genelde kalbi koruyucu antioksidanları ve polifenolleri içeren ve böcek ilaçlarından olabildiğince az yararlanılarak yetiştirilen besinleri çok daha sıklıkla tükettikleri görüldü.
Düşük gelirli kişilerin çeşitli sebze ve meyve türlerine, tam tahıllara ulaşmaları çok daha güç olduğundan bu kişiler genelde besin değerleri daha düşük yiyecekleri tüketmek zorunda kalıyorlardı.
Akdeniz Sinirbilim Enstitüsü’nden Marialaura Bonaccio, insanların Akdeniz tipi beslenmede önerilen yiyecekleri gerekli miktarlarda tüketip tüketmediklerini ve bu yiyeceklerin niteliklerini belirlemek üzere bir başka deney yapmayı tasarlıyorlar.
Sağlanan yararlar arasındaki farklılıkların çok daha pahalıya satılan nitelikli yiyeceklerden kaynaklanabileceğini düşünen Bonaccio, “Akdeniz tipi beslenme ilk ortaya çıktığında İtalya ve Yunanistan’daki en yoksul kesimin beslenme biçimiydi. Oysa, şimdi yalnızca tuzu kuru olanların erişebileceği bir beslenmeye dönüştü” diyor.