Kilosu milyon dolar olan B17 vitamini, kanserle mücadelede kritik bir rol oynuyor. Peki B17 vitamini hangi meşhur gıda da var dersiniz? Dünyaya en çok ihraç ettiğimiz Kayısı içindeki acı çekirdeğinde bulunmaktadır. Süper besinler grubuna giren Kayısı hakkında sizlere bir yazı hazırladık. Besin analizini okuyunca Kayısı yememenin üzüntüsünü yaşayacaksınız. Yazımızda Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? Kayısının Besin analizi, Kayısının Biokimyasal Yapısı, Kayısının yararları yada faydaları nelerdir? Kayısının Yağı ve Çekirdeklerinin Yararları nelerdir? Kayısının Şifa özelliği var mıdır? Kayısı Kanseri önler mi? Kayısıyı Nasıl tüketmeliyiz? Fazla Kayısı yemek zararlı mı? Kimler Kayısı Tüketmemeli? Kayısı ülkemizde nerelerde ve hangi türleri yetişir? sorularını bilimsel kaynaklarla açıklamaya çalışacağız.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir?

Kayısı denince akla gelen ilk şehir dünyada meşhur üretim alanı olan Malatya’dır. Çünkü Dünyada Kayısının en kalitelisi burada yetişir. Tüm dünyaya en çok ihraç ettiğimiz kayısı hakkında neler biliyoruz? Kayısı hakkında yazdığımız yazı sonrası bir daha bu mükemmel meyveyi yanı başınızdan ayırmayacaksınız.

Kayısı nasıl bir bitkidir?

İngilizce Apricot, Türkçe’de Kayısı, Latince Prunus armeniaca olan bu harika bitki, 2-10 m yüksekliğinde bir ağaçtır. Kayısı ağacı meyveleri sulu, kadifemsi, küçük altın, turuncu meyvelerdir.

Yapraklar uzunca ve mızraksı, kenarları dişli, ucu sivri veya küttür. Çiçekler beyaz veya pembe renkli olup, yapraklardan daha önce meydana gelirler. Meyvelerin üzeri tüylü olup, sarımsı-turuncu renkte eriksidir. Kayısının kendiliğinden yetişen türlerine yabani kayısı yada zerdali olarak bilinmektedir.

Dünya genelinde Kayısı üretim sıralamasına giren ülkeler içinde birinciyiz. Aynı zamanda en kaliteli kayısı bizde yetişmektedir. En Çok Kayısı Üreten 10 Ülke sıralamasına göre yıllık üretim kapasiteleri, Türkiye 390 bin ton, İran 285 bin ton, İtalya 232 bin ton, Pakistan 220 bin ton, Yunanistan 196 bin ton, Fransa 181 bin ton, Cezayir 145 bin ton, İspanya 136 bin ton, Japonya 123 bin ton, Fas 103 bin ton, Suriye 101 bin tondur.

Kayısı, coğrafik olarak dünyanın hemen hemen her yerine dağılmış olsa da daha çok Akdeniz’e yakın olan ülkelerde Avrupa, Orta Asya, Amerika ve Afrika kıtalarına yayılmış ve burada yetişme alanları bulmuştur. Dünya yaş kayısı üretiminin yaklaşık % 10-15’inin yapıldığı Türkiye’de 6 kayısı bölgesi bulunmaktadır. Bu bölgeler; Malatya, Baskil, Elazığ, Erzincan bölgesi, Kars, Iğdır bölgesi, Akdeniz (Mersin, Mut, Antakya) bölgesi, Marmara Bölgesi, Ege Bölgesi, İç Anadolu Bölgesidir.

Malatya dışındaki saydığımız diğer bölgelerin üretimleri sofralık tüketim için iç piyasaya sürülmektedir. Malatya’nın kayısısı, Türk ekonomisinin önemli ihracat kalemlerinden biridir. Malatya dışında Erzincan ve Elazığ’da da ihracata yönelik kayısı üretimi yapılmaktadır. Kars, Iğdır, Mersin, Hatay gibi şehirlerimizde dışarıya ihraç edemeyeceğim oranda az kayısı çıkmakla beraber, kalite olarak da yeterli değildir. Malatya ve çevresi kayısıların çoğunluğu kurutulup ve bu bölge dünya kuru kayısı üretiminin yaklaşık % 75’ini karşılamaktadır.

Yağmurlama sistemiyle 10-12 gün aralıklarla sulanan kayısın % 85 gibi büyük kısmı kuru kayısı olarak dünya piyasasına verilir.

Türkiye’de en erken kayısı hasat Mut’ta yapılır. İlk ürünler mayıs ayının ikinci ya da üçüncü haftalarında olgunlaşır. Haziran sonuna kadar devam eder.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Dünyada en kaliteli kayısı üreten yer Malatya ilidir

Türkiye’deki Kayısı çeşitleri nelerdir?

• Tirintina Kayısı: Erken turfanda ürün veren bir kayısı çeşididir. Ağaçlar 3-4 yaşında ürün vermeye başlar. Sürgünler genellikle dikine uzamaya meyillidir. Bu sebeple sık dikim yapılabilir. Meyveler az miktarda şeker içerdiğinden tadı pek hoş değildir. Fakat erkenden olgunlaşıp, iri ve dayanıklı olduğundan tercih edilir. Çekirdeğini yemeye kalkmayın çünkü acıdır.
• Septik Kayısı: Erken ürün veren kayısı  türlerden biridir. Meyvelerinin dayanıklılığının az olması ve daha erken ürün veren türlerin yayılmasıyla birlikte üreticiler arasında rağbet görmemektedir. Çekirdeği tatlıdır.
• İtalyan Tokalı Kayısı: Kayısı sezonunun tam ortalarında toplanan türdür. Kayısı Meyveleri hafif mayhoş, lezzetli ve nispeten dayanıklıdır. Olgunlaşmış haldeyken rengi oldukça sarıdır. İyi bakım yapıldığında ürün rekoltesi genellikle stabildir. Çekirdeği tatlıdır.
• Karacabey Kayısı: Sezonun sonunda, geç turfanda ürün verir. Meyveler oldukça mayhoş, sert ve dayanıklıdır. Olgunlaştığında rengi sarıdan çok kırmızımsıdır. İyi bakıldığında ağaçlar uzun ömürlüdür. Acı ve tatlı çekirdekli olmak üzere iki farklı çeşidi vardır.
• Şekerpare Kayısı: Sezonun ortasından sonra, geç turfandan önce ürün verir. Ağaçlar pek fazla dikine uzamaz, bodur kalmaya eğilimlidir. Yapraklar her daim içe doğru hafif kıvrık vaziyette, ağacın susuz kaldığı izlenimi verir şekilde aldatıcı bir görünüme sahiptir. Meyveler oldukça ufak ve nakliyata dayanıksızdır. İlaçlama yapılsa bile çok kolay çillenir. Ancak çok yüksek şeker barındırması nedeniyle meyveler çok tatlı ve lezizdir. Eğer kuru yemiş olarak kullanılmak isteniyorsa bu tür seçilmelidir. Bu türün Çekirdeklerin içi dolgun ve yenildiğinde tatlıdır. Şekerpare Kayısı Ağacının ve meyvesi narin olduğundan, rekoltesi düşük olması onun çok fazla üretimini engeller.

Kayısının Biokimyasal Yapısı | Besin analizi

Kayısı mükemmel bir A vitamini kaynağı, C vitamini için çok iyi bir kaynak, diyet lif ve potasyum için iyi bir kaynaktır sıralaması yapabiliriz.

Kayısı içinde adlandırılan fitokimyasallar içeren karotenoidler, meyve ve sebzelere kırmızı, turuncu ve sarı renkleri verecek bileşikler içermektedir. Kayısıyı güçlü antioksidan yapan madde ise likopen bulunan karotenoidler içermektedir.

Kayısı çekirdeği yapısında ; % 16.76 protein, % 5.17 selüloz ve % 41.7 oranında yağ içerir. Kayısı çekirdeği içeriğindeki yağ oranları; % 62 oleik asit ve % 28 linoleik asit , % 7 palmitik asit, % 2 palmitoleik asit, % 2 stearik asit.

Kayısı çekirdeği 100 gram olmak koşulu ile analizi yapılmıştır. 113 miligram magnezyum, 37 miligram kalsiyum, 5 miligram potasyum, 3 miligram çinko, 2 miligram demir, 2 miligram sodyum, 4 miligram B3 (niasin), 2 miligram C vitamini, 0,3 miligram B1 (tiyamin) vitamini ve 0,2 miligram B2 (riboflavin) vitamini analizde görülmüştür.

Aynı zamanda D Vitamini, E Vitamini, K Vitamini, Fosfor, Potasyum, Selenyum, sodyum, Çinko, Manganez, Magnezyum, demir, Bakır mineralleri, Omega 3 ve Omega 6 yağları, Aminoasit grubundan Alanin, Arginin, sistin, Glutamat, Glisin, Histidin, izolösin, lösin, lizin, Metiyonin, Fenilalanin, Prolin, Serin, Treonin, Triptofan, Tirozin, Valin bulunmaktadır.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesi ve çekirdeği ile şifalı bir bitkidir

Kayısı Meyvesinin Besin Değeri

Kayısı neden Süper Besin?

Güçlü Antioksidan olması onu Süper Besinler grubuna girmesini sağlamak için sadece bir kaç nedenden biri.

Kayısının önemi son günlerde cilt bakımı üzerindeki etkileridir. Uzmanlar Duru yani pürüzsüz bir cilt için günde 5 kayısı tüketmek gerektiğini vurgulamaktadır. Aslında kullanılan kremler sadece dıştan gelen hava kirliliğinden kaynaklanan ağır metaller ve UV ışınlarına karşı bir önlem olup, asıl temelde içten destekleyici besinler unutulmaktadır.

Kayısının özellikle eskiden beri bilinen kabızlığı önlemesi ve Sindirimi düzenleyip bağırsakları çalıştırmasıdır. Probiyotik özelliği ile Kayısı içindeki antioksidanlar özellikle bağırsak kanserini de önlüyor. Günde 5 tane kayısı yemek cilde hem tazelik hem de güzellik katıyor. İngiliz bilim adamları, kayısının içeriğinde bulunan potasyum sayesinde, insanlara gençlik ve güzellik aşıladığını açıklıyor.

Okumadan Geçme: Antioksidan nedir? Antioksidanların yararları nelerdir?

Hücrelerin sıvı dengesi ayarı ve protein üretimi için kilit besinlerden biri olan kayısı, ayrıca cilt üzerindeki akne ve sivilceler içinde bir kurtarıcı. Düzenli kullanım ile Cildin en az 5 yaş genç gözükmesine, pürüzssüz ve parlak görünmesini de sağlıyor.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesi süper besindir

Cildinizin 5 yaş genç gözükmesi için Kayısı tüketin!

Kayısı, cildin alt ve üst tabakasındaki dolaşımı hızlandırır, yaşlanma etkilerine karşı koruyarak cilt yapısında oluşan hasarları onarır, cildin yeniden yapılanmasına yardımcı olur. Deri dökülmesine ve serbest radikallere karşı etkilidir. Oksijeni tükenen cildin, kırışıklıklarla dolu olacağını hesaba katarsak, Kayısının ne kadar önemli olduğunu bilmek gerekir.

Kayısı, genç hücre yapımını ve kolojen oluşumunu aktive ederek, cilt yaşlanmasını geciktirerek hücre yapımı yenilenir, cilt parlak ve berrak görünür. Akne, sivilce, güneş lekesi, siyah renk oluşumunu önler dokuların canlanmasına yardımcı olarak cildin nem ihtiyacını sağlar göz altı morukları ve şişlikleri azaltarak içerdiği A ve B vitamini sayesinde koruma sağlar. Ciltteki yağ fazlası ve ölü hücre birikimi gibi sorunları gidermeye yardımcı olarak cildi kurutmaz. Kayısı, cildin yağ düzeyini dengeler.

Kayısı, cildi ve vücudu arındırırken, toksinleri de attırmaya yardımcıdır. Kayısı içindeki Omega yağlarıve E vitamini deri üzerinden toksinlerden kurtulmaya ön ayak olur.

Kayısı aynı zamanda, selülit gibi istenmeyen görüntülere neden olan yağları parçalayıp yakarak vücudu zarar vermeden inceltir, sıkılaştırır. Sağlıklı ve Dengeli beslenen kişilerde, kayısı tüketimi ile Basen ve Kalça bölgesinde yağ oluşumu engellenir.

Kayısı Kanseri önler mi? B17 Vitamini zararlı mı?

Dengeli ve sağlıklı beslenerek, süper besinler örneğin Ginseng, Reishi Mantar, Sarımsak, Yaban mersini, kayısı, limon, ceviz gibi besinler Kanseri engellemeye yarar.

Amigdalin, birkaç nitriloside’den biridir. Nitriloside’ler, çeşitli gıdalarda bulunan ve doğal, siyanür içeren maddelerdir. Vitamin B17, yani Laetril: “elma, şeftali, portakal, erik, kayısı, kiraz ve üzüm” çekirdeklerinde, acı badem, akdarı, buğday çimi ve esmer buğdayda (kara buğday, sert buğday, Siyez buğdayı, karakılçık buğdayı) içinde bulunur.

B17 Vitamininin bir çok ismi bulunmaktadır. Semen persica, Xing Ren, Prunus amygdalus, Tao ren, leatril, amigdalin, bitter almond, apricot kemels, amygdaloside, nitriloside ve prunasin’dir.

Kayısı çekirdeğinde bulunan Amigdalin yani B17 (Nitriloside), yani (Laetril) kanser önleyici etkilere sahiptir. En fazla acı kayısı çekirdeğinde vardır % 6 civarında. Acı kayısı çekirdeğinden vitamin B17 üretmeli, fakat bakanlık tanımını henüz yapmadığı için ülkemiz her yıl çok miktarda para kaybediyor. Çünkü B17 vitamin kilosu 1 milyon dolar civarındadır.

Fakat Kanserle mücadelede B17 vitamini yanlış şekilde kullanıldığında tam aksine zarar vermeye başlıyor. Sadece doktor gözetimi altında verilmesi gereken B17 Vitamini, siyanojenetik glikozid bileşiği olduğu için, siyanür gibi hastayı zehirlemektedir. Yanlış kullanımlar sonucu çok riskli olduğu için 2016 yılında ABD ve Avrupa’da kullanılması engellenmiştir.

Sadece Kayısı değil şeftali, acı badem gibi çekirdeklerde de bulunan Leatrile yada Amigdalin yada B17 olarak tanımlanan bu madde tıbbi olarak içeriğindeki zararlı maddelerden kimyasal yollarla arındırılıp kullanılmaktadır. Leatrile tedavisi bilimsel tedavilerde dikkat çekmektedir. Fakat bu tıbbi ilaç hali ile yanında beslenmede şeftali, kayısı ve acıbadem meyve olarak tüketildiği görülmektedir.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesinin çekirdeği tıbbi B17 Vitamini kaynağıdır

Kayısının Beslenmedeki Yararları | Faydaları nelerdir?

Kayısının içerisindeki lifler hastalıklarla savaşan etkiler sağlar, kalp ve gözleri korumak için yardımcı olabilir. Kayısı, yüksek beta-karoten içeriği ile kalp sağlığı açısından önemli gıdalardandır. Beta-karoten, kalp hastalığı önlemeye yardımcı olabilir oksidasyonu sağlar, LDL kolesterol korunmasına yardımcı olur.

Kayısının içerdiği besin öğelerinden biri olan, A vitamini iyi görmeye teşvik eder. A vitamini, güçlü bir antioksidan, hücre ve dokuları serbest radikal hasarına doyurur. Serbest radikal hasarlı gözlere yaralayabilir. Serbest radikaller veya oksidatif stres, dejeneratif etkisi katarakta yol açar. Yani gözlere kan akımı zararı ve maküler dejenerasyon neden olabilir. 50 bin kayıtlı hemşireler üzerinde yapılan bilimsel araştırmada, A vitamini alımı katarakt hastalığında yaklaşık % 40 gelişme riskini azalttığı gözükmüştür.

Kayısı kabızlık gibi sindirim problemi divertikülozis gibi durumlar da dahil olmak üzere içerisindeki lif, bu gibi problemlere iyi bir şifa kaynağıdır. Sağlıklı bir yaşam için, tüm gıdalarda lif alımını eklemek için lezzetli bir yolu olarak kayısı önerilmektedir.

Ayrıca Bakınız: Kan Şekeri Nedir? Kan Şekeri Neden Düşer?

Kayısı Meyvesi besleyici ve iştah açıcıdır.

Kayısının içinde bulunan bol miktarda Demir, damarlardaki Oksijenin dokulara taşınmasında etkili olup, hayati sıvı kanın çoğalmasını sağlar. Kansızlığa iyi gelir. Toksin gibi Vücuttaki zararlı maddelerin uzaklaştırılmasına yardımcı olur. Başta akciğer ve cilt kanseri olmak üzere kansere karşı koruyucudur. Vücuda kuvvet verir. Bedensel ve zihinsel yorgunluğu giderir. Özellikle gelişme çağındaki çocuklara faydalıdır. Raşitizm gibi gelişme bozukluklarını önler. Hastaların iyileşmesini hızlandırır. Sinirleri sakinleştirir ve uyku verir. Migrene karşı da iyi gelir. Ayrıca cildi besler, nemlendirir ve yumuşatır.

Kayısı, özellikle potasyum yönünden zengindir. Potasyum mineralinin yararı ise Kan Basıncının ayarı, Kalp atışının kontrolü ve Kalp kasının kasılma, gevşeme gibi hareketlerinde etkilidir.

Kayısının içinde bulunan beta karoten, kanserin, özellikle akciğer kanserinin, kalp hastalıklarının ve kataraktın önlenmesine yardımcıdır.

Kayısı içerdiği kalsiyum ve magnezyum sayesinde kemik erimesinin önlenmesine de faydalıdır. Ayrıca diş sağlığı açısından da önemlidir. Ayrıca saçı canlı tutma özelliği de vardır.

Kayısının içindeki doğal lif yani posa açısından çok zengin bir meyvedir. Liflerin bağırsaklar için ne kadar önemli olduğunu biliyoruz. Kan şekerinin dengesinin ayarı için Lif tüketimi gerekli olup, Sindirim problemlerine de yardımcı olur. Posalı yani Lifli besinlerin tüketilmesi ile koroner kalp hastalıkları ve buna bağlı ölümlerin azaltılmasında etkili olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Posalı yani lifli gıdalar, kanserojen maddelerin bağırsaklardan atılması için gereklidir.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesini mevsimi dışında kuru olarak tüketebilirsiniz

Kayısı Yağı ve Çekirdeği Yararlı mı? Zararlı mı?

Kayısının yağı ve  ayrıca çekirdekleri de sağlık açısından yararlıdır. Kayısı Yağı, Anavatanı Çin olan kayısıdan elde edilen kayısı çekirdekleri yüzyıllardır beslenme ve ilaç yapımında kullanılmıştır. Kayısı çekirdeklerini besin olarak kullanarak bu çekirdeklerin onlarca yararından faydalanabilirsiniz.

Kayısıyla ilgili Harward Universite araştırmacılarından  Dr. Hu Shiu Ying’e göre kayısı çekirdekleri solunum ve savunma sistemleri için önemli bir destekleyicidir. Food Plants of China (Çin’in Yenilebilir Bitkileri Kitabı) kaynağına  göre, kayısı çekirdekleri akciğerler ve diğer solunum sistemleri için faydalıdır. Bu çekirdeklerden yemek bağışıklık sisteminin kendini yenilemesine yardımcı olur.

Kayısının çekirdekleri bol miktarda B17 vitamini içermektedir. Bu vitamin kanser önleyici olarak olarak bilinmektedir. Günde en az 7-10 kayısı çekirdeği tüketilemesi tavsiye edilmektedir.

Kayısı çekirdeklerinden elde edilen kayısı yağı‘da kozmetik ürünü olarak kullanılabilir.  Cildin beslenmesi için önemli bir kaynaktır.

Kayısının yağı, gülgiller familyasından kayısı çekirdeğinin sıkılması ile elde edilmektedir.Kayısı yağının içeriğinde %65 Oleik asit (bir omega 9 doymamış yağ asitidir), %27 Linoleik asit (bir omega-6 doymamış yağ asitidir), %5 Palmitik asit’ten oluşur.

Kayısı yağı içeriğinin büyük kısmını oluşturan bu asitler hücre duvarı yapısının yapı ve destek için önemli rol oynamaktadır. Akne sivilce, deri döküntüleri, ciltteki kuruluk, saç dökülmesi gibi cilt problemi için etkili bir üründür.

Kayısı yağı her tür cilt tipine uygun olması ile birlikte, içeriğindeki  A vitamini, kalsiyum, magnezyum, karotin ve betakaroten ile serbest radikallerin cilde zararlarını, cilde doğal bir canlılık ve parlaklık kazandırmasının yanında, cildi nemlendirmesi ve yaşlanma sonucu ortaya çıkan kırışıklıkların giderilmesinde de büyük rol oynamaktadır.

Kayısı yağı cilt problemlerinin giderilmesinin yanı sıra şeker hastalığına karşı, hırıltılı öksürük, bronşit, astım, amfizem ve kabızlık, sedef hastalığı ve bağırsak parazitlerinin giderilmesinde de etkili rol oynamaktadır.

Kayısı yağı nasıl kullanılır? sorusuna en kısa cevap ise, nemli bir pamuğa dökülerek yüz ve boyun çevresine daireler halinde uygulanarak nemlendirici şeklinde, suya veya şekere damlatılarak ağızdan alınarak da uygulanabilinir.

Kayısı yağını evde yapacağınız saf sabun içeriğine de ekleyerek her gün kullanabilirsiniz. Emilimi kolay bir yağ olmasından dolayı aynı zamanda Vücut masajında da kullanılabilir.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesi Beslenme menülerinde her yaşta tüketilmeli özellikle Çocuklara yedirilmeli

Kayısının Yararları Nelerdir?

• Kan yapımını artırarak, kansızlığa engel olur.
• Mide ve oniki parmak bağırsağı ülserinin meydana gelmesine engel olur, meydana gelmiş ülserlerin iyileşmesinde rol oynar.
• Böbreklerde taş teşekkülünü azaltır.
• Üreme sistemi üzerinde önemli rolü bulunup, cinsel gücü artırmaktadır.
• Kansere karşı koruyucu bir etkiye sahiptir.
• Dişlerin daha sağlam ve kuvvetli olmasında önemli rol oynar.
• Kalp kaslarını kuvvetlendirir ve daha düzenli çalışmasını sağlar. Klinik ölümündeki reanimasyon çalışmalarında kalbin cevap vermesinde etkili olur.
• Kayısının doğal olarak potasyum minerali fazla, aksine sodyum oranı azdır. Beraberinde A vitaminin ham hali karoten yönünden de fazla olması onu süper besin grubuna sokarak, beslenme öğünlerinde vazgeçilmez kılmaktadır.
• Kayısı; A, B, C ve P vitaminleri, demir, magnezyum, kalsiyum, fosfor, kükürt, bakır, krom ve manganez mineralleri açısından da zengindir.
• Kayısı bir antioksidandır. Bu harika özelliği koruma sistemimiz olan bağışıklık sisteminin düzenli çalışmasına katkı sağlar. Demir fazla olduğu için Oksijen taşınması ve Kan yapımı artar. Beyine giden Oksijen düzenli olduğunda, strese karşı sinirler yıpranmaz, bununla beraber uyku düzeni oturur.
• Kemik erimesinin önlenmesinde faydalıdır.
• Kayısıdaki, doğal lif açısından zengin olduğundan kabızlığa iyi gelir.
• Kayısının içeriğinde bulunan antioksidanlardan karotenoidler (betakaroten) ve fenolik bileşikler (Prosiyanidinler, hidrosinamik, asit türevleri, flavonoller ve antisiyaninler) ile; kanser, kalp damar hastalıkları, diyabet, iltihaplı durumlar ve kataraktın önlenmesinde ve korunmada yararlıdır.
• Kayısının içindeki Fenolik asit son zamanlarda Beta karoten ve C vitamininden, daha iyi bir Antioksidan olduğu gözlemlenmiştir.
• Kayısının içeriğindeki Karotenoidlerin; göz ve deri olmak üzere sağlıkta birçok etkileri vardır.
• Kayısı bir fonksiyonel bir gıdadır. Yani içerdiği bileşikler sayesinde hastalıklara direkt etki etmektedir. Zaten bu yüzden dolayı süper besindir diyebiliriz.

Kayısı Meyvesinin Zararları Nelerdir?

Kayısı meyvesi özellikle kurutulmuş olarak tüm yıl boyunca bulunmaktadır.Kayısı meyvesi kuru olarak ticari satan firmalar, hem raf ömrünü uzatmak hemde talebi hemen karşılamak için ham kayısı meyvesini doğal olmayan bir işleme tabi tutmaktadır. Fakat bu özellikle Astım hastaları için çok tehlikelidir.

Kuru Kayısı ve Sülfitler olarak anılan bu işlem ,Ticari olarak yetiştirilen kuru kayısının  işleme sırasında kükürt dioksit gazı kullanılır. Ayrıca onların raf ömrünü uzatmak için sülfitlerle birleştirilir.Koruyucu oksidasyon ve renk ağartmamak için  yardımcı olarak sülfür içeren bileşikler genellikle kayısı gibi kurutulmuş gıdalara eklenir. Kuru kayısı korunmasına yardımcı olmak için kullanılan sülfitler, astımdan muzdarip olanlara özellikle akut olabilir. Amerikan FDA Federal Gıda ve İlaç İdaresi sülfitler maruz kaldığında Astımlı hastaların yüzde 5 bir tepki yaşanabileceğini söylüyor.Bunun yerine astım ve solunum yolu problemi olan kişilerin organik olarak kurutulmuş koyu kayısı kurularının tercih etmelerini bildiriyor.

Amerikada Federal düzenlemelerle Organik olarak yetiştirilen ya da üretilen gıdalarda bu koruyucuların kullanımını yasaklamak  ve  “organik” olarak sınıflandırılması için  sülfitlerin kullanılmamasını şart koşmaktadır.  Bu nedenle,tüketicinin sülfit maddesine maruz kalma  endişesi olmadan  organik  gıda onaylı ürünlerin kullanılması amaçlanmıştır.

Kayısının Meyvesi, Çekirdeği, Yağının faydaları ve zararları nelerdir? | Kayısı Meyvesinin doğal yollarla kurutulmuş olanlarını tercih edin

Kayısı Nasıl Kullanılır? Nasıl tüketilmeli?

Kayısı kuru ya da taze olarak yenebileceği gibi reçeli ve kompostosu da yapılabilir. Ayrıca, Kayısı çekirdeği yağ elde etmek için kullanılır. Kayısının yaprakları da kullanılır.

Kayısı kompostosu idrar söktürür ve kabızlığı giderir.

Kuru kayısı özellikle Gün karası denen doğal yolla kurutulmuş Kayısılar kahverengidir. Kayısı meyve olarak yenecekse yemeklerden 1 saat sonra yenerek hazmın kolaylaştırmasına yardımcı olmaktadır.

Bunların dışında, kayısı cilt bakımı için maske yapılarak yüze sürülebilir.

Kayısı suyu veya kayısı hoşafı tüketimi; özellikle ara öğünlerde ve akşam yemeklerinde daha yararlı olur. Kayısı suyunun veya kayısı hoşafının; Ramazan ayında, iftarda yani oruç açarken içilmesi çok yararlı olur.

Kaynaklar ve Dış Bağlantılar

• Kayısı içindeki B17 Vitamini Kanserle mücadeledeki etkileri | Canser Research UK