Kitap okuyan çocuklar derslerinde daha başarılı!
Kitap okuyan çocuklar derslerinde daha başarılı!
Çocuklar 10 yaşına kadar en az 45 milyon kelime duymuş ve okumuş olması gerekiyor. 45 milyon kelimeye gelen çocuklar diğer çocuklara göre hem okuduklarını anlıyorlar böylece öğretim hayatında başarı getiriyor. Öğrenim hayatı başarılı geçen çocukların ileride kariyerleri daha üst noktalara geliyor.
İşin matematiksel ve bilimsel açıklaması böyle. Konu ile ilgili New York Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin, özellikle Pisa 2016’da Türk öğrencilerin gösterdiği düşük performansın nedenini kitap okumada yaşanan eksiklik olduğunu söylüyor.
Pisa’ya göre Türkiye’deki çocukların en az 3 sene eksik öğretim görmüş gibi geride olduğu, aynı zamanda kendi dillerinde okunan kitapların yüzde 40’ını anlamıyorlar.
Bu eğitim çöküşünü durdurmanın tek yolu kitap okumak. Sadece iş çocukta bitmiyor aynı zamanda Anne ve Babaya büyük yükümlülükler düşmekte.
Anne Çocuk Eğitim Vakfı’nın (AÇEV) “Okuyan Bir Gelecek” kampanyasını başlattı. Özellikle Türkiye’nin doğu bölgelerinde kitap bulamayan çocukların eksik kelimelerini kapatmak istiyorlar. Çünkü Doğu bölgelerinde ve Anadolu’da yaşayan çocuklar Metropollerde yaşayan yüksek gelirli çocuklara göre 32 milyon kelime daha az görüyorlar. Bu aradaki farkı kapatmanın tek yolu ise kitap okumak.
Çocuklar neden kitap okumalı?
Çocukların 3 yaşında başlayan dil becerileri ve anlama kapasiteleri, yüzde 85’i aileden almakta. Çok fazla kitap, dergi, gazete okuyan ailelerin çocukları, diğer çocuklara göre daha başarılı ve bilinçli oluyor.
6 ile 10 yaş arasındaki çocuğun uzmanlara göre günde 20 dk kitap okuduklarında, 45 milyon kelimeye ulaşabiliyor. Fazlasını okuyanlar ise daha da kelime hazinesi büyüyor. Böylece ders kitapları ve güncel bilgileri daha iyi öğreniyorlar.
New York Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Selçuk Şirin bize bazı öneriler sunuyor. Şu anda Türk eğitim sistemindeki başarısızlığın sebebini anlatırken özellikle PISA verilerine göre değerlendiriyor.
İlgili Link: PISA’ya göre Türkiye’de verilen eğitim 3 yıl daha geride!
Prof. Dr. Selçuk Şirin, yapılan araştırmada Türkiye’de evinde 100’den fazla kitap sahibi olan öğrenciler yüzde 20 bile olmadığını belirtiyor. Yüzde 50’nin ise evdeki kitap sayısı 25’ten az. Evinde 10 kitap olan öğrenciler, 200 kitap barındıran çocuğa karşı fen’den 87 puan daha düşük, Matematik puanından 108 puan daha düşük puan almışlar. Bunun anlamı şu yaşıt çocuklar aynı sınıfı okumalarına rağmen 2.5 yıl daha geride. Korkunç bir sayı! Daha korkuncu ise 2016’ta açıklanan rakamlar ile 2003’de açıklanan PISA rakamları neredeyse aynı. Yani hiç ilerleme yok.
Bu açığı kapatmanın tek yolu OKU! Müslümanlara gelen ilk ayet gibi. Okumak ile AB ülkeleri ile aramızdaki uçurumu kapatabiliriz.
Burada sadece eğitim sistemi değil Ailelerinde çaba sarfetmesi gerekiyor. Akıllı telefon oyunları, PC oyunları, Çizgi Filmler, Sinema alışkınlarının tavan yaptığı bu dönemde, Çocuklara günde en az 20 dk kitap okuma alışkanlığı getirilmesi gerekiyor. Evdeki kitap sayısını arttırmanız gerekmekte. Çocukları digital değil gerçek dünya ile tanıştırılıp, sinema yerine bilimsel müzeler, tarihi müzeler ve tarihi mekanlar gibi yerleri gezdirmeniz gerekiyor.
Prof. Dr. Selçuk Şirin bize en büyük dersi ise şu kelimelerle veriyor. “Bunları yapmazsak ne olur hocam? Çocuk işte zamanla öğrenir!” diyenlere, “O zaman çocuklarınız dünyaya maraba olmaya devam eder” diyor.
Okumak ne işe yarar?
20 dakika kitap okuyan çocuk, yılda 2 milyona yakın kelimeyle etkileşime girer. Dakikada 140’a yakın kelimenin kombinasyonlarını öğrenir.
Anne ve Baba çocuğu ile 20 dk beraber kitap okuması, aynı zamanda beraber kaliteli zaman yaşamasına ve çocuğun psikolojisinin iyi olmasını sağlar.
Kitap okuma alışkanlığı olmayan çocuklar ileri de başarısız olurlar ve okulu erken yaşta bırakırlar. Çünkü okuduklarından bir şey anlamazlar.
Türkiye’de kitap okumayan kişilerin oranı yüzde 44. Fakat bu yüzde 44 günlük yaşamının 6 saatini TV izlemek ve İnternet ile harcıyor. Yüzde 44’ün çocukları da maalesef aynı sorunu yaşıyor.
Fakir ailelerin yüzde 70’inin çocukları kitap okumuyor. Bu yüzden çocuklar da büyüdüklerinde fakir olmaya devam ediyor.
İtalya’nın Padua Üniversitesi’nin yaptığı araştırmada düşük gelirli ile yüksek gelirli çalışanların okudukları kitap sayılarına göre bir araştırma yapılmış. 6 bin kişiyi kapsayan araştırma, evinde yalnızca 10 kitap olan, 100 kitap olan ve 200 kitap olan kişilerden seçilmiş. Araştırma sonucu gerçekten söylediklerimizi doğrulayıcı. Çünkü maaş sıralaması yapıldığında aynen evindeki kitap sayılarına göre maaşları da ona göre birbirinden farklı. Evinde 200 ‘den fazla kitap olan ve okuyan kişilerin genelde yönetici konumunda olurken, 10 kitap okuyan kişilerin çalışma konumları en düşük şirket pozisyonuydu.
Bunun anlamı şu: Çok Okuyan Çok Kazanır!