Konuşurken cümle aralarında çok fazla “eee” dememek için ne yapmalı?

Okulda yada İş yerlerinde konuşma esnasında aralarda “eee” aralarını bir çok insanda görebilirsiniz. Belki de siz de farkında olmadan bunu yapıyor olabilirsiniz. Peki bu fazla eee’lerden kurtulmanın yolu var mı?

Çok fazla konuşma esnasında aralarda “eee” vermek başkaları tarafından verilecek mesajın anlaşılamamasına neden olabilir.

Karşıda dinleyiciler eğer konuşmanıza önem vermiyor durumlarına giriyorsa, ya çok fazla “eee” yada “sonra”, “şeyyy”, “gerçekten” gibi kelimeleri çok sık dile getirmiş olduğundandır. Bu kelimelere dolgu kelimeleri denmekte.

Araştırmalara göre konuşma arasında cümle aralarında anlamsız kelimeler sokmak yani dolgu yapmak, kişinin konu hakkında bilgisizliğini ve itici olduğunu göstermekte.

Amerikalı hitabet koçu Paula Statman gereksiz dolgu kullanmanın konuşmanıza hazırlık yapmadığınız anlamına geldiğini, eğer ticari yada eğitimsel sunumlarda bunun size negatif olarak yansıyacağını söylüyor. Çoğu insanın dolgu kelimelerini kullandığının farkında bile olmadığını ve iletişimsel gücünün azaldığını da göremediğini ekliyor.

Fakat tabi durum bunu yapan açısından böyle olmayabilir. Daha net ve dolgusuz konuşmak bilimsel olarak mümkün. Bu gibi kelimelerden kurtulmanın yollarını paylaşacağız.

Önce sorunun kaynağına inip biraz düşünelim.

Kolay olmayacak tabi. Cümle dolgularından kurtulmak Uzun zamanlar alabilir. Kurtulmanın ilk yolu farkında olmaktır. Çünkü çoğu kişi farkında değil “ıııııı”, “eee” gibi dolguları cümle arasında kullandığının. Bundan dolayı önce farkına varmalıyız.

Konuşurken cümle aralarında çok fazla “eee” dememek için ne yapmalı? | Obama, yapacağı konuşma metnini kendi değiştiriyor

Nasıl farkına varacağız?

Konuşma metni hazırlayın ve bunu arkadaşınıza dinletin. Ya da konuşma metnini bir videoya kaydedin. Ama karşınızda bir arkadaşınız olması daha iyi çünkü her “ıııııı”, “eee” yapışınızda sizi uyarmasını parmak şıklatarak yaparsa hatanızı canlı görebileceksiniz.

Konuşmalarınız kaydederken yada birine izletirken, özellikle konuşma metnine odaklanılırsa işiniz daha da kolaylaşır.

Eğer arkadaşsız yapacaksanız, video çekiminde özellikle yüzünüzü de karenin içine alın. Çünkü  “ıııııı”, “eee” gibi dolguları aralara koyduğunuz anda kafanızın karışıklığı yüzünüzde değişiklik yapacaktır. Bu sırada kendinize güvenin kaybolduğu ve ani hafıza durgunluğu yaşadığınızı göreceksiniz. ABD’deki Baltimore Üniversitesi iletişim profesörü Steven Cohen, bu yüzden çoğu kişi bunun farkında değildir diyor.

Steven Cohen duruma bilimsel olarak yaklaşıyor. Aslında kafadaki düşünceler ile konuşma arasında paralellik koptuğu anın zaman boşluğunu dolgu kelimeleri ile doldurulduğunu söylüyor.

Özellikle toplantı yada sunumda konuşmacı iseniz bunu tetikleyen başka bir etken daha var. Heyecan!

Heyecanı kabul etmek, panik havasından kurtulmanın tek yolu kendi kendine telkindir. Burada sizi dinleyenlere nasıl yardımcı olacağınızı düşünmeli, nasıl algılandığınız değil. Tıpkı doğru satış tekniği gibi. Eğer satılacak malı siz kabul ediyorsanız, müşterilerinize anlatmak daha kolaydır.

ABD’de Los Angeles’ta liderlik ve iletişim eğitimciliği yapan John Beates ise, Biraz gergin olduğunuzda, dikkati dinleyecilere doğru yönlendirmek gerektiğini söylüyor.

Steven Cohen, genelde cümlelerdeki farklı düşünce geçişlerinde dolgu kelimelerin kullanıldığını söylüyor. Bunu kendinizde görmek için kayıtlarınıza bakın ve konuşmadaki düşünce farklılıkları geçişlerinde dikkatli olunursa düzelebileceğini söylüyor.

Konuşurken cümle aralarında çok fazla “eee” dememek için ne yapmalı? | Kurtulmanın yolu yıllarınızı alabilir

Sunumdan yada konuşmadan önce Pratik yapmak kendinize güveni artırır!

Sunumda en çok karmaşık bölümlerde dolgu kelimeleri ortaya çıkar. Konu ile alakasız kelimeleri sunum içine sokmak, akışı bozduğunda düşünceniz ve yazılanın parallelliği koptuğu anda dolgu kelimeleri ortaya çıkar.

Ne kadar çok tekrar yapılırsa aradaki geçişlerde dolgu kelimeleri fark edilirse kelimelerin seçimi değişmesi gerekir. 

Fakat arada bir dolgu kelime olmasının da pek bir sorun olmadığını söylüyor uzmanlar. Bunun dinleyici arasında resmi görünmemek için ve daha yakın ilişki kurulup,  konuşmaya doğallık kattığı da söyleniyor.

Amerikalı hitabet koçu Paula Statman, etkili ve düzgün konuşma için dolgu kelimelerin 10’da 9’ından kurtulup. Geriye birlik bir dilimi bırakmanız gerektiğini özellikle hatırlatıyor.

Dolgu kelimelerin yerine kısa aralar vermeyi öğrenmek belki uzun yıllar alabilir.

Bununla ilgili Johnson & Johnson Laboratuvarı başkanı Lesley Stolz, konuşmalarındaki hataları ve dolgu kelimelerinden vazgeçmesini 18 yıllık bir süreç olduğunu söylüyor. 

Dolgu kelimelerinden kurtulmak için asla pes etmeyin. Devamlı tekrar ve pratik yapmak konuşmalarınızı düzeltecektir.