Bilim insanları küfürlü konuşmanın kelime dağarcığı eksikliğinden kaynaklanmadığı, çok küfür edenlerin zeki ve yetenekli olabileceği gözlemlendi. Bir çok kişinin yanlış bildiği bu durum, zeka derecesi düşük gördüğümüz küfürbazları temize çıkarmak gibi algılanmasın. Yazımızda Küfür edenlerin zekası düşük mü? Küfür etmek yetenek göstergesi mi? Küfür yaratıcılığın bir göstergesi mi? Neden küfür edilir? Ne tür insanlar küfür eder? Küfür etmek ile ilgili bilmediğiniz bir çok bilgiyi bu yazımızda bulacaksınız

Bu yazımız kesinlikle zekayı ve yeteneğin küfürle gösterilmesine karşı olarak yazılmıştır.

Küfür edenlerin zekası düşük mü? Küfür etmek yetenek göstergesi mi?

Sözcükler yetersiz kaldığında insanlar genellikle küfrederler. Bu, en azından “sözcük yoksulluğu” varsayımını savunanlar arasında yaygın olan bir inanış.

Bu varsayıma göre küfretmek kişinin sözcük dağarcığının yetersiz olduğunun, eğitimsizliğin, tembelliğin, ya da enine boyuna düşünmeden davranmanın bir göstergesi sayılıyor.

İnsanlar da bu görüşe uyumlu olarak genelde kaba saba tavırlar sergileyen görgüsüz insanlara oldukça acımasız tepkiler verme ve onları gerek toplumsal açıdan, gerekse algılama yeteneği düşük olan, işlerinde ve çevreleriyle ilişkilerinde yeterince başarılı olamayan bireyler olarak görme eğiliminde olurlar.

Ne var ki, incelik ve anlayıştan yoksun bu bakış açısı dilbilim alanında yapılan son araştırmalarla pek örtüşmüyor.

Örneğin, sözcük yoksulluğu varsayımına göre insanlar doğru sözcükleri bulmakta zorlandıklarında genellikle sağa sola sövme eğiliminde oluyorlar.

Ancak bu son araştırma insanların zora düştüklerinde söylemlerindeki garip boşlukları, sövgü içeren sözcüklerden çok, genellikle “şey”, “ııı”, “eee” gibi nidalarla doldurduklarını ortaya koyuyor.

Ana avrat düz gitme

Araştırma, küfür konusuna çok farklı bir açıklama getirerek, küfürlü konuşma becerisinin genelde sözel akıcılığın bir göstergesi olabileceğine işaret ediyor. Buna göre, ana avrat düz gitme konusunda olağanüstü bir beceriye sahip olanlar aynı zamanda olağanüstü zeki ve yetenekli kişiler olabilirler.

Nitekim, bir kişiye yönelik yoğun duyguların az ve öz bir biçimde dışa vurulmasında başka sözcükler yeterince etkili olmadığında, küfürlü konuşma bu boşluğu doldurmak gibi son derece önemli bir amaca hizmet ediyor.

Öyle ki, duygularını tüm açıklığıyla dile getirmek amacıyla sıklıkla ortalığa küfürler savuran kişiler, çok daha incelikli ve gelişkin dilsel kaynaklara sahip olabilirler.

Marist College ve Massachusetts Temel Bilimler Üniversitesi’nden bilişim uzmanları tarafından yapılan yeni araştırma kapsamında küfürlü sözcük akıcılığı ile genel sözel akıcılık arasında nasıl bir bağlantı olduğu ölçülerek bu olasılığın sınanmasına ve sözcük yoksulluğu varsayımının daha somut kanıtlarla çürütülmesine çalışıldı.

Sözcük yoksulluğu varsayımında bu ikisi arasında ters bir ilinti olduğuna inanılır: kişi ne denli çok küfrederse, sözel becerilerinin o denli az olduğu düşünülür. Oysa araştırmacılar, bunun tam tersi, küfretme sıklığı arttıkça kişinin çok daha kapsamlı bir sözcük dağarcığına sahip olduğunu gördüler.

Küfür yaratıcılığın bir göstergesi mi?

Bu bulgular bugüne dek dilsel becerilerinin yetersizliği yüzünden insanları haksız yere yargılayan görgüsüz kişilere “haydi ordan” diyerek meydan okuyan somut bir kanıt işlevi görebilir.

Görünüşe bakılırsa, küfür son derece yaratıcı, zeki ve dahası düpedüz şiirsellik içeren bir yetenek olabilir.

Söz gelimi, kimi dilbilimcilerin ve dil ile ilgili düşün insanlarının yoğun duygusal durumları dışa vuran küfürlü sözcükler (örneğin, s*tir) ile çağrışımsal ancak kişiye yönelik olan genel yergi sözcükleri (örneğin, s*ktirici) ve hem dışavurumsal hem de aşağılayıcı unsurlar içeren karalayıcı sözcükler (o*ospu) arasında anlamlı farklılıklar olduğuna inandıklarını biliyor muydunuz?

Bununla birlikte, sonuçlara kuşkuyla yaklaşmak gerekiyor. Küfürlü sözcük dağarcığının zengin olması ile bu sözcüklerin düzenli bir biçimde kullanılması birbirlerinden çok farklı iki durum.

Birileri edepsiz sözcükler konusunda ansiklopedik bir bilgiye sahip olabilir, ama aynı zamanda da bu sözcükleri toplum içinde uluorta kullanmayacak davranış inceliğine de sahip olabilir.

Bir başka deyişle, sözel akıcılığa sahip insanların ortalığa sövüp sayarlarken de en iyi sözcükleri bulma yeteneğine sahip olmaları onların öyle davranacakları anlamına gelmiyor.

Ne tür insanlar küfür eder? Küfür etmenin nedenleri

Bu durum son araştırma açısından birtakım sorunlar doğuruyor, çünkü araştırmayı yürütenler elde edilen bulguların gerçek dünyada ne türde insanların küfrettikleriyle ilgili bilgiler içerdiğini öne sürmeye çalışıyorlar.

Eldeki verilerden böyle bir sonuca ulaşmak olanaksız. Araştırmalar bize konuşmacıların küfürlü sözcükleri nasıl kullandıkları konusunda hiç bir bilgi vermeyip, yalnızca bu sözcükleri kullanmayı yeğlemeleri durumunda neler yapabilecekleri konusuna ışık tutuyor.

Düzenli olarak ana avrat düz gitmek ile böyle bir istemde bulunulduğunda uzayıp giden bir küfürlü sözcükler listesi oluşturmak arasında dağlar kadar fark var.

Nitekim, sözcük yoksulluğu varsayımı bu eleştiri karşısında yine de ayakta kalabilir. Sözel akıcılığı daha yüksek düzeyde olan kişilerin, küfürlü sözcük açısından da daha büyük bir akıcılığa sahip olmalarına karşın, kendilerini başka yollarla
anlatmalarına olanak tanıyacak sözcüksel veritabanına sahip olduklarından ötürü daha az küfrettikleri görüşü yine de geçerli olabilir.

Küfür ile ilgili bilinmeyenler

• Pek çok çalışma küfür edebilen kişilerin acıya daha kolay dayanabildiklerini ortaya koyuyor.
• Küfür etmek politikacıları daha cazip kılar; seçmenler bu kişileri kendilerine daha yakın hisseder.
• İnsanlar yabancı bir ülkede kendi anadilleriyle küfür etme eğilimi taşır.
• Günlük konuşmalarımızın yaklaşık % 0.3’ü ile % 0.7’si küfürdür. Dolayısıyla çocuklarımız küfürlü konuşmayı erken yaşta öğrenir. Bir araştırma çocukların iki yaşında küfür etmeye başladığını gösteriyor.
• Tourette Sendromu adı verilen hastalığa yakalananların küfür etme eğilimi yüksektir.
• Küfür Alzheimer ile frontotemporal unutkanlık adı verilen hastalıkların birbirinden ayıt edilmesinde kritik bir rol oynar. Alzheimer hastaları hemen hemen hiç küfür etmezken demans hastaları doktorlarıyla konuşurken küfür sözcükleri kullanmaktan kendilerini alamazlar.