Sakızın içindeki katkı maddelerinin zararlarını biliyor musunuz?
Marketlerde uzun ömürlü ürünlerin içeriğindeki katkı maddeleri sağlığı, özellikle çocukların sağlığı için ciddi tehlikedir. Bu gıdalar metabolizmayı, vücudun kalkanı olan Bağışıklık sistemini ve genetiği ciddi şekilde etkiler, sindirilemediği için damarlarda birikintiler oluşturarak Kalp ve Damar hastalıklarına neden olur. Çağımızda artık erken yaşlarda da Kalp Krizi görülmesinin nedenlerinden biride budur. Marketlerden alınan en basit ve en yaygın gıdalardan biri olan Sakızın içindeki katkı maddelerinin zararlarını biliyor musunuz? Yazımızda sizlere 7’den 77’ye herkesin çiğnediği Sakızın içinde neler var? Sakızın sağlığa zararları nelerdir? Sakız çocuklar için tehlikeli mi? Sakız yutmak zararlı mı? Sakızın içindeki katkı maddelerini ve zararlarını anlatmaya çalışacağız.
Sakızın içindeki katkı maddelerinin zararlarını biliyor musunuz?
GMO (Genetically Modified Organism) adı verilen yani Türkçesiyle GDO (Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar) sağlık için ciddi tehdittir. Bu gıdaların sindirilememesi sonucu, damarların içinde çöküntü olarak, Vücudun tüm organlarına hayat götüren Kanın akışını bozmaktadır. Özellikle bu gıdalar Vitamin ve Protein üretimini, Vücut Su oranını bozarak, hem yaşlanma sürecini hızlandırır hemde alerjik hastalıklara neden olmaktadır.
10 ile 15 yaş grubu çocukların büyük çoğunluğu artık bu gıdaların bağışıklık sistemi, beyin sistemi, üreme organlarında oluşturduğu yıkım sonucunda küçük ihtiyar gibidir. Çabuk yorulmalar, isteksizlik, algı bozukluğu, dikkat dağınıklığı, kafa dağıtmak için boş işleri yapmalarının sebebi bu tür gıdaların onlara verdiği tembellikten değil metabolizmanın yaşlı hissetmesinden kaynaklanmaktadır.
Hazır gıda yemekten çekinmeyen biri her gün yaklaşık olarak 2 bin çeşit yapay katkı maddesi tüketmektedir. Tatlandırıcı, Kıvam arttırıcı, Renklendirici, Renk Koruyucu, Beyazlatıcı, Bozulma önleyici, Nem tutucu, Aroma gibi daha yazamayacağımız bir sürü katkı maddeleri her alınan hazır gıdaların içerisindedir.
Yasaya göre hazır gıda üretici her firma içeriğinde kullandığı her maddeyi yazmak zorundadır. Fakat burada ince bir ayrıntı var. Üreticinin sattığı bu gıdada kendini ne kattıysa onu söylemektedir. Mesela bir fırıncı ekmek üretirken, kullandığı un, su, yumurta, şeker, maya, tuz gibi malzemeleri belirtmek zorunda fakat bunların içerdiği katkı maddelerini belirtmek zorunda değildir. Ayrıca katkı maddelerinin de nasıl üretildiğine dair bilgi vermekte zorunda değildir.
Sadece fırın değil mesela Zeytin, et,peynir, baharat, baklagiller, tahıl, kuruyemiş, taze meyve ve sebze gibi açık satılan yiyecekler, lokanta veya pastanelerde de hazırlanan gıdalarda katkı maddelerini açıklama mecburiyeti yoktur.
Üretim yapan gıdacılar, 10 cm² alandan küçük ambalajlı üretimlerde katkı maddelerini belirtmek zorunda değildir.
Bu kadar küçüklükte akla gelen en basit gıdalardan biri tabi ki Sakız yada Cikletdir. Şimdi o kadar masum görünen ama bir o kadar tehlikeli bir gıda olan sakızın içeriğine bakalım.
Okumadan Geçme: Tatlandırıcılar iştahı mı kabartıyor?
Sakızın içinde neler var? Sakızın zararları nelerdir?
Sakızın içerisinde en az 34 tane katkı maddesi vardır diyebiliriz. Bu kadar olur mu hiç! Aşağıdaki katkı maddelerini katkı maddesi yapan ayrıca maddeler de olduğundan bu sayı normaldir. Çünkü katkı maddesininde renge, koruyucuya, bozulmasını engellemek için katkı maddelerine ihtiyacı vardır.
Sakızın içeriğini ve zararlarını ayrı ayrı listeleyelim.
1. Sakız Mayası
Sakızın içindeki ana maddedir. Ambalaja bakıldığında sadece sakız mayası yazar ama sakızın mayasının nasıl yapıldığı tabi ki yazmaz. Aslında Sakız mayasının içinde, Kauçuk, Vaks, Antioksidan, Elastomer, Reçine, Venil Polimer, Parafin ve Katkı Maddeleri. Katkı Maddelerinin ne olduğu ile ilgili herhangi bir sayı yada belirti bulunmaz.
2. Tatlandırıcılar ( 7 tane)
Doğal olmayan tüm tatlandırıcılar sindirim sistemi için bir tehlikedir. Alerjilerin ve Diyabetin en belirgin nedenlerinden biri yapay tatlandırıcılardır. Sakızın içinde genel olarak Yapay Tatlandırıcı yazılır. Şu aralar Aspartam tatlandırıcısı zararları çok bilindiği için bu yazılmaz, ama geri kalan diğer yapay tatlandırıcılar kullanılır. Not olarak da Aspartam içermez yazılır ve ciddi bir şekilde insan kandırılır.
Sakızlar, Çikolatalar, Et ürünleri, Ketçap, Soslar, Gazoz, Şekerlemeler ve İlaçlarda en çok göreceğiniz tatlandırıcılar Aspartam, Fenilalanin yada Surel olarak görülür. Sakarin ve siklamat ile karıştırılarak Alfasit, Aspamiks, Aspasvit, Svitli, Aspartin, Evrosvit gibi adlarda görülebilir.
Yapay Tatlandırıların her birinin kendine özgü zararları vardır. Kesinlikle kaçınılmalıdır.
3. Doğala Özdeş Aromalar (3 tane)
Doğal kokulardan elde edilerek yapay ortamda Doğala Özdeş Aromalar elde edilir. Rekombinant- DNA ve nanoteknoloji yöntemiyle üretilen bu gıdalar ile beden-ruh dengesi ve hormonsal olarak etkileri bulunmaktadır. Çünkü koku duyusu hiçbir sistem tarafından hatta beyin sistemi tarafından bile kontrol edilmeyen, Limbik sisteme gidebilen tek duyudur. Limbik sistem, Kalp atışları, Kan basıncı, Nefes alma verme, hafıza, stres seviyesi ve hormonal dengeden sorumludur. Kokular direkt olarak kişisel gelişim için fizyolojik hormonlar, ruh sağlığı için psikolojik hormanları, sağlıklı üreme ve tiroid hormonlarının salgılanmasını sağlar.
Bu yapay aromalar Limbik sistemi etkilediğinden dolayı, içerikte Doğala Özdeş Aromalar gördüğünüzde sakın almayın.
4. Gliserol (Nem tutucu)
Hafiften tatlı olan tadı vardır. Toksik yani zehirleyici bir sıvı değildir. Sabun yapımında ve özel dokumalarda kullanılır. Sakızda kullanılmasının sebebi içerikteki suyu tutarak katı halde tutmasından dolayıdır.
5. Lesitin (Emülgatör) | E 322
İçerikte Lesitin varsa hayvansal yada bitkisel olup olmadığı çok önemlidir. Hayvansal Lesitinler genelde en ucuz domuzdan elde edilir. Bitkisel olanları ise GDO’lu soyalardan elde edilen Soya Lesitinidir. E 322 katkı maddesi olarak geçen Soya Lesitini, sakızın yumuşak olması, el değmeyen makinelere yapışmaması için üretici yararına bir üründür. Üretici mutlu olurken, Tüketici ise GDO’lu ürünleri gün boyu ağzında çiğnemektedir.
6. Parlatıcılar ( 2 tane)
Sakız üreticisi genelde 2 tip parlatıcı kullanır. Bunlardan biri Şellak adında, GDO’lu bir bitkiden elde edilir. Kimyasal olarak elde edilen bu parlatıcı, Alerjiye neden olur. Diğeri ise “karnauba mumu” olarak geçmektedir. Parlak Kağıtların yapımında kullanıldığı için Matbaacılar iyi bilir. Sentetik yani yapay bir mumdur. Her ikisi de bir çok ülkede yasaklıdır.
7. Titanyumdioksit | E171
Renklendirici ve nem tutucu olarak işlev görmektedir. En tehlikeli katkı maddelerinden biridir. Aslında Titanyumdioksit doğal bir mineraldir. Fakat atom yapıları ile oynanarak Nano teknolojiyle değiştirilmiştir.
Değiştirilmiş tipte Titanyumdioksit suyu tutar ve kullanıldığı ürünü sıkılaştırmaya yarar. Ayrıca bir çok üründe de beyazlatıcı ve bozulma önleyici olarak kullanılmaktadır. Doğala Özdeş Aromalar gibi Titanyumdioksit Nanoteknoloji ile kullanılarak insan beynini yönlendirecek yalancı hazlar için kullanılmaktadır. Beyin kontrolü yaparak bir bağımlı haline getirebilir.
Sakız Kutularında hangi uyarılar var?
Bir çok sakız kutusunda, fazla kullanıldığında “laksatif etki (ishal)”, “Sakızdır, Yutmayınız” uyarıları yazar. Çocuklar bunun farkında olmaz. Çoğu çocuk hem fazla çiğner hem de yutar.
Peki neden 2,5 gramlık küçük bir sakız için böyle uyarılar vardır. Acaba içinde en az 34 tane katkı maddesi olmasından dolayı mı?
Özellikle çocuklarımızdan Sakızı ve Katkı maddesi olan tüm hazır gıdalardan uzak tutalım.
Çünkü Beyinsel ve bedensel yönden güçlü, Sağlıklı bir geleceği olması için…
Sakız yutmak zararlı mı?
Sakız yutmak ile ilgili bir çok söylentileri çocukluk yıllarından beri duyarız. Sakızın yıllarca midede yapışıp kaldığı yada bağırsaklara yapışacağı söylenir. Peki bu işi uzmanlardan aldığımız bilgilerle yanıtlayalım.
Sakız yutmak zararlı mı? Yutulan sakız yıllar boyunca bağırsaklara yapışıp kalır mı? Kalbe kadar yaklaşma ihtimali var mıdır? Bu soruların çıkış nedeni, sakızın sindirilemediği için bu tür zararlı etkilerin olabileceğine inanılmasından dolayıdır. Aslında Sindirim sisteminin asit ve enzimleri, sakızın temel maddesi olan elastik polimeri parçalayamaz. Ama tüm yabancı maddeler gibi eninde sonunda vücuttan atılır. Eğer 2 santimetreden küçükse!
Sakız yutmak bazı kabızlık şikayetlerini beraberinde getirmiştir. Bu vakaların çoğu günde birkaç kez sakız yutan yada bozuk para yutan çocuklarda görülür. Ama uzmanlara göre arada sırada sakız yutmak ciddi sağlık sorunlarına neden olmamaktadır.