Türkiye’de Referandum kaç kez yapıldı? Kaç kere anayasa değişti?
Türkiye’de Referandum kaç kez yapıldı? Kaç kere anayasa değişti?
Yazımıza başlamadan önce Referandum (plebisit) Nedir? sorusuna kısaca tanım olarak, anayasa değişikliği, yasaların kabulü gibi bazı önemli meselelerde halkın iradesini belirlemek amacıyla yapılan oylamadır.
Türkiye’de 1961 yılları ile son yapılacak 2017 referandum arasında toplam 6 kez Halk oylaması yapıldı. Şimdiye kadar yapılmış 6 Referandumun 2’si Anayasa değişikliği, diğerleri ise Halkın oyuna sunulan siyasi yönde ilerleyici tercihlerdi.
Referandumların ne için yapıldıklarını kısaca listeleyelim;
- 9 Temmuz 1961’de, 27 Mayıs 1960’da Darbe ile gelen Asker’in DP partisinin siyasi yaşamına son vermesi sonrası yapılan anayasa değişikliğinin halk oyuna sunulması,
- 7 Kasım 1982’de, 12 Eylül 1980 yaşanan Askeri Darbe sonrası Anayasa değişikliklerinin halk oyuna sunulması,
- 12 Eylül 1987’de, 1982 anayasasındaki geçici 4. madde olan 10 ve 5 yıllık siyasal yasakların kalkıp kalkmaması konusunda halk oyuna sunulması,
- 25 Eylül 1988’de Seçimlerin 1 yıl önceye çekilmesi ile ilgili halk oylaması,
- 21 Ekim 2007’de Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi ve bir takım anayasa teklifleri için yapılan anayasa değişikliklerinin halk oyuna sunulması,
- 12 Eylül 2010 tarihinde Anayasada 26 maddelik bir değişikliği içeren paketin değişikliğini halk oyuna sunulması.
- 16 Nisan 2017 yılında, AKP ve MHP siyasi partilerinin ortaklaşa Başkanlık sistemi için meclisten geçirdikleri 18 maddenin halk oyuna sunulması,
Şimdi dilerseniz yapılan tek tek bu referandumlar neden yapılmış? Yapılan referandumlarla ilgili öncesinde neler yaşanmış? Sonrasında neler olmuş? Halk oylama sonuçlarına bakalım.
1. 1961 Anayasa Değişikliği Referandumu
Tarih 27 Mayıs 1960 sabaha karşı Türk Silahlı Kuvvetlerine bağlı bir grup subay, Adnan Menderes önderliğindeki Demokrat Partinin (DP) başında olduğu devlet yönetimine el koydu. Milli birlik Komitesi adında bir grup, tüm yasama ve yürütme yetkilerini üzerine aldı.
Yönetime el koyan subaylar darbe günü izinli olan Orgeneral Cemal Gürsel‘i Ankara’ya getirerek ülkenin başına getirdiler. Cemal Gürsel gelir gelmez Anayasa hukukçularını ve askeri grubu birleştirerek yeni bir anayasa hazırlanmasına ön ayak oldu.
Hazırlanan Anayasa hukukçuları içinde sivil olan kişilerin içinde, Emin Paksüt, Muammer Aksoy, Turan Güneş, Tarık Zafer Tunaya, Coşkun Kırca, Mümtaz Soysal, Hıfzı Veldet Velidedeoğlu gibi uzman hukukçular bulunuyordu.
Haftalar sonucu çalışılan anayasa nihayetinde oluşturuldu.
“Hayır” istemeyenler, evet ise anayasanın değişmesini isteyenler cephesiydi. Zamanın iktidarı olarak aşağı çekilen Demokrat Parti bu seçim çalışmalarında yoktu. Yöneticileri tutukluydu.
Diğer yandan CHP’nin başında İsmet İnönü “Evet” yönünde çalışma yapıyordu. Orgeneral Ragıp Gümüşpala liderliğinde kurulan Adalet Partisi “Evet” diyecekti. Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) ve Yeni Türkiye Partisi (YTP) “Hayır” tarafındaydı.
Askeri yönetimin başındaki Cemal Gürsel ve Milli Birlik Komitesi “Evet” oyu yönünde halkı yönlendiriyordu.
Kampanya döneminde Milli Birlik Komitesi üyeleri, Cemal Gürsel halkı “Evet” oyuna davet ediyor, CHP aktif kampanya yürütüyordu.
Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi (CKMP) ve Yeni Türkiye Partisi (YTP) dışında, Orgeneral Ragıp Gümüşpala liderliğinde kurulan Adalet Partisi (AP) “Evet” oyundan yana olduğunu açıklamıştı.
9 Temmuz 1961’deki halk oylaması ile 1961 Anayasası, yüzde 38.3 “hayır” oyuna karşılık, yüzde 61.7 “evet” oyuyla kabul edildi. Katılım oranının % 81 olduğu referandumun sandıkları açıldığında “Hayır” oyları tahmin edilenden çok daha yüksek çıktı.
Sonuç şaşırtıcıydı. Çünkü “Evet” ciddi bir şekilde Kampanya yapmasına rağmen, “Hayır” cephesi çok aktif olmamıştı. Uzmanlara göre DP’nin sürecin dışında tutulması ve Yassıada yargılanmalarına tepki olarak bu tercihi yapmıştı.
Fakat farklı olan durum ise CHP’nin en iyi seçim bölgesi Ege Bölgesinde halk “Hayır” demişti. Diğer taraftan doğu bölgelerinde ise “Evet” tavan yapmıştı. Yüzde 90 ve üstü Evet oyu veren şehirler Mardin, Tunceli, Hakkari, Kars, Kırşehir, Siirt, Yüzde 80 ve üzeri alanlar Malatya, Ağrı, Van, Şanlıurfa, Bingöl, Yüzde 70 üzeri ise Muş,Diyarbakır illeriydi.
Peki, kabul edilen yeni anayasa, 1924 yılında yapılan ilk anayasadan farkı neydi? Neler eklendi?
- Devlet tanımına Sosyal devlet kavramı eklendi
- Türkiye Büyük Millet Meclisi ikiye ayrıldı. (Senato ve Millet Meclisi)
- Anayasa Mahkemesi kuruldu.
- ‘Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmezidirler’ yasa hükmü ilave edildi.
- İşçi ve memurların birleşip sendikalaşması ve grev yapma hakkı verildi.
- DPT yani Devlet Planlama Teşkilatı kuruldu
- Türk Radyo Televizyon yani TRT’ye ve Üniversitelerin yönetimleri bağımsız hale getirildi.
- Herhangi bir izin almadan, protesto, gösteri ve dernek kurma gibi haklar devlet güvencesi altına alındı.
Referandum sonrası neler oldu?
Referandumdan sonra 17 Eylül 1961 tarihinde, yargılanma sonucunda Milli Birlik Komitesi’nin kararıyla Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan idam edildi.
Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel ve İsmet İnönü’nün idamları engellemek için uğraştıkları kayıtlarda bulunmaktadır. Fakat bu uğraşılar sayıyı ancak 3’e düşürebilmiştir.
İdam sonrası 15 Ekim 1961 tarihinde genel seçimler yapıldı. CHP yüzde 36,74 oy alarak birinci parti olmuştu. DP seçimlerde yoktu ama onun tabanına yakın olan Ragıp Gümüşpala önderliğindeki AP yüzde 34,8 , Osman Bölükbaşı’nın başında olduğu CKMP ise yüzde 13,95 oy aldı. Ekrem Alican’ın başında olduğu YTP ise yüzde 13,72’lik oy almıştı.
Aradan 4 sene sonra siyasete giriş yapan Süleyman Demirel, Adalet Partisinin başına geçerek ilk seçimine giriyordu. Yüzde 52,87 oy alan Adalet Partisi birinci olurken, yüzde 28,75 alan CHP’nin oyları erimişti.
12 Mart 1971 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Genelkurmay Başkanı Memduh Tağmaç, Kara Kuvvetleri komutanı Faruk Gürler, Deniz Kuvvetleri komutanı Celal Eyiceoğlu ve Hava Kuvvetleri komutanı Muhsin Batur’un imzasıyla Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay’a bir muhtıra verilerek AP’nin hükümeti bırakması isteniyordu.
Aynı gün Demirel istifa etti ve Nihat Erim hükümeti kuruldu. 1961 anayasasında bazı anayasa değişiklikleri yapıldı. Bunlar, Bakanlar Kurulu’na Kanun Hükmünde Kararname çıkartma yetkisi verilmesi, TRT’nin özerkliğinin kaldırılması, üniversitelerin özerkliğinin azaltılması, memurlara sendika hakkının kaldırılması bazılarıydı.
AP mecliste çoğunluk olduğu içingeçici hükümeti destekledi. Askerin baskısına karşı, meclis gücünü kullanarak üstün gelmeye çalıştı. 1973 yılında CHP ile anlaşarak Genelkurmay Başkanı Faruk Gürler’in cumhurbaşkanı seçilmesini önledi. Onun yerine Fahri Korutürk getirildi.
Bu yıllarda ülke seçime gitti ve 14 Ekim 1973 genel seçimlerinde CHP’nin başına yeni geçen Bülent Ecevit’e karşı, AP’nin başındaki Süleyman Demirel yarışacaktı. Sonuç olarak 11 yıllık liderliği son buldu ve CHP’den daha düşük oy alarak ikinci parti oldu.
1980 yılına kadar ABD ambargosu, iç karışıklık, siyasi dengesizlik, sağ-sol gruplarının oluşumu, ekonomideki istikrarsızlık sonucu Kenan Evren liderliğinde Asker yönetime el koydu.
2. 1982 Anayasa Değişikliği Referandumu
12 Eylül 1980 günü Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, radyo ve TV’den yaptığı konuşma ile TSK’nın ülke yönetimine el koyduğunu açıkladı. Ülkenin yönetimine el koyan Asker, Milli Güvenlik Konseyi adıyla yeni bir yönetim birimi kurdu.
12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası, 1961 anayasası tamamen iptal edildi. Yeni yasa için hızlıca hazırlar yapılmaya başlandı. Yasa hazırlanmıştı ve artık “Evet” yada “Hayır ” olarak 2 seçenekli referandum süreci başlamıştı.
Kenan Evren bir siyasi parti lideri gibi “Evet” çıkması için çok uğraştı. Kenan Evren’in kayıtlara geçen “Evet” cümleleri;
25 Ekim 1982 tarihindeki Rize ilindeki konuşmasında Kenan Evren “Hayır” diyenler için şöyle diyordu;
” (…) Anayasa’ya karşı olanlar, 12 Eylül’e karşı olanlardır dediklerim bunlardır. ‘Hayır’ biçiminde bayram kartı, kapıların altından bildiri atanlardır. Türkiye aleyhinde yayın yapan Ermeni ASALA örgütüyle işbirliği yapanlar, komünist radyolardan talimat alanlar bunlardır.”
29 Ağustos 1982 tarihinde Afyon’da yaptığı mitingde, “dış güçlerle işbirliği yapanların “Hayır” kampanyası yaptığını” söylüyordu.
30 Ağustos 1982 tarihli Cumhuriyet gazetesinin baş sayfasında Kenan Evren’in “Evet” ile ilgili baskıları devam edip. “Hayır” diyenleri vatan hainliği ile suçluyordu.
“Dış güçlerle işbirliği içinde olanların yeni hazırlanmakta olan Anayasa’nın kabul edilmemesi için bir kampanya içerisine girdiklerini” söylüyordu.
“Normal demokratik düzene geçme zamanı yaklaştıkça, eski dönemin hasretini çekenler, vatan hainleri, yönetimi kötülemek için faaliyette bulunuyorlar” dedi.
Bir başka demecinde Tam bir korku politikası yapıp, 80’li olaylarda yaşanan sağ-sol çatışmalarını kast ederek “Evet çıkarsa geçmişe döneriz” diyordu.
Bir başka yerde ise Evren, “Hayır” cephesini eleştirirken, “teröristlerin, dış güçlerle işbirliği yapanların, vatan hainlerinin”, “Hayır” kampanyası yürüttüğünü öne sürüyordu.
Peki Referandum sonucu ne oldu?
Yüzde 8.63 “hayır” (1.626.431 seçmen) oyuna karşılık, yüzde 91.37 “evet” (17.215.559 seçmen) oyuyla yeni anayasa kabul edildi. Referandum ile beraber Cumhurbaşkanlığı seçimi de birleştirilmişti. Çıkan sonuçlar ile Cumhurbaşkanlığı Kenan Evren’inde onaylanmış oldu.
1982 Anayasası, sonuçların açıklanmasıyla 9 Kasım 1982 tarihinde yürürlüğe girdi.
3. 1987 Anayasa Değişikliği Referandumu
1982 Anayasasında yasaklı liderler başlığı altında süreli bir madde vardı. O dönemde parti liderlerine 5 ve 10 seneye yakın yasaklar getirilmişti. Bu yasakları kaldıran dönemin Başbakanı Turgut Özal 82 anayasasının siyasal yasakların kalkıp kalkmaması konusunda 6 Eylül 1987’de düzenlendi. Seçmen kütüklerinin belirlenmesi amacıyla 12 Temmuz 1987’de tüm yurtta sokağa çıkma yasağı uygulandı. Yüksek Seçim Kurulu sonuçları 12 Eylül 1987’de halka açıkladı.
Halk oylamasına katılım oranı çok yüksekti. Referanduma 24.436.821 seçmen katılmıştı, 23.347.856 geçerli oy vardı. 1 milyondan fazla oyun geçersiz olarak sayıldığı referandumda, evet ile hayır arasındaki fark 75 bin 66 oydu.
Sonuçlara göre yüzde 50,16 “Evet” derken, yüzde 49,84 “hayır” demişti. Referandum sonucu siyasi yasaklı parti liderleri tekrar seçimlere katılabilecekti.
Karardan 3 ay sonra 29 Kasım’da 1987’de dönemin Başbakanı Turgut Özal seçimlerde birinci parti olarak yoluna devam etmiştir.
4. 1988 Anayasa Değişikliği Referandumu
Türkiye’de “hayır” çıkan ilk halk oylamasıdır. 1982 Anayasası’nın 127. maddesindeki yerel seçimlerin 1 yıl erkene alınıp alınmaması konusunda 25 Eylül 1988’de yapıldı.
Halk oylaması sonucunda, yüzde 65 “hayır”, yüzde 35 “evet”oyu çıktı. 13 Kasım 1988 olarak öngörülen erken yerel seçim Hayır çıkmasıyla seçimler yapılamadı.
5. 2007 Anayasa Değişikliği Referandumu
21 Ekim 2007 tarihinde Türkiye’de, cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi başta olmak üzere birtakım anayasa değişikliklerinin halkoyuna sunulmasıdır. Türkiye’de yapılan beşinci halk oylamasıdır.
Bu oylamada Kabul edilen başlıca değişiklikler şunlardır;
- Milletvekili seçmeleri 5 yıldan 4 yıla indirilmesi, genel seçimlerle beraber yapılması
- Cumhurbaşkanını halk belirlemeli
- Genel seçimler dört yılda bir yapılmalı
- TBMM’de yapılacak herhangi bir karar verme oylamasında, sayının üçte biri ile toplanabilir, ancak kararın onaylanması için üye sayısının dörte birinden bir fazla olması gerekmekte
- Cumhurbaşkanı Halk tarafından seçilmeli, 40 yaşından büyük, yüksek eğitim yapmış, Türkiye’de doğmuş ve Türk olması gerekmektedir.
- Cumhurbaşkanı 5 yılda bir seçilir, aynı kişi 2 kere seçilebilir. Partili ise partisinden istifa edip seçimlere katılabilir, seçilirse tarafsız olmak zorunda.
6. 2010 Anayasa değişikliği referandumu
Adalet ve Kalkınma Partisi AKP milletvekillerinin verdiği 27 maddelik anayasa değişikliği teklifi öncesi anayasa komisyonunda görüşüldü ve kabul edildi. Geçmişle hesaplaşma babında yapılan oylamada 72 ret, 336 kabul oyu alan anayasa değişikliği teklifi dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün onayına sunuldu. Abdullah Gül 12 Mayıs 2010 Pazar günü, Anayasa değişim paketini halkoylamasına sundu.
TBMM’deki oylamada AKP’nin sadece karşısında hayır diyen MHP vardı. Oylamaya CHP ve BDP gitmeyerek AKP’ye genede destek vermiş oldu. Meclise giremeyen, Büyük Birlik Partisi ve Saadet Partileri pakete referandumda evet diyeceklerini bildirmişlerdi.
7. 2017 Anayasa değişikliği referandumu
İlgili Link: Refarandum tarihi belli oldu: 16 Nisan 2017 Pazar
16 Nisan 2017’de yapılan Referandumda AKP, MHP ve BBP partisi “Evet” tarafında, CHP, HDP, SP ve diğer partiler “Hayır” tarafında yarıştılar. Açıkcası Evet tarafı bu yarışmada çok şanslı ve devletin bütün imkanlarını kendi lehlerine kullanmışlardı. Diğer taraftan Hayır tarafı elinden geleni yapmaya çalışıyordu. Miting yerine Salon ve Sosyal Medyaları kullanıyorlardı. Fakat bir başka durum daha vardı. Hayır tarafında kimler olduğu bilinmeyen Sosyal Medyada bir çok tanıtım yapılmıştı. Bunun etkileri seçimden sonra belli olacaktı.
Seçimler normal durumda iken, akşam saatlerinde durum karıştı.
Yüksek Seçim Kurulu’nun sandıkların kapanmasına doğru 17:00’da Mühürsüz Oyların kabul edileceği yönünde açıklama yapması, 2010 yılında seçim yasasındaki maddeye ters düştü. YSK Başkanı yaptığı açıklama hiç bir Hukukçuyu tatmin edemedi.
2017 Türkiye’nin yönetim şeklini değiştiren Referandum Yüzde 51 “Evet”, Yüzde 49 “hayır” ile sonuçlandı.
Peki bundan sonra ne olacak?
18 Maddelik değişmede, 600 milletvekili sayısı olacak, Başbakanlık kaldırılacak, Bakanlar Kurulunu belirleme yetkisi Cumhurbaşkanında olacak. Genel Seçimler 4 yıldan 5 yıla çıkacak. Milletvekili seçimi ile Cumhurbaşkanı seçimi aynı zamanda yapılacak.
Cumhurbaşkanı partili olabilecek. Cumhurbaşkanı meclisi fesh edebiliyor, Mecliste beşte üçü onaylarsa seçimlere gidebiliyor.
Bunların hepsi bir sonraki 3 Kasım 2019 tarihinde yapılacak genel seçimlerle beraber, bu yetkiler Cumhurbaşkanına verilecek.
Fakat Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) toplanırda erken seçim kararı alırsa durum farklı. Eğer erken seçime gidilirse, kazanan Cumhurbaşkanı, yeni yönetim sistemi yetkileri ile ülkeyi yönetebilecek.