Uzay çöplüğü uydular için tehlike saçacak
Çöplük sadece yeryüzünün sorunu değil. Uzay sevdamız arttıkça bunla beraber Uzay çöplüğü denen sorunu daha da duyacaksınız. Uzay çöplüğü nedir? Uzay çöplüğü nasıl oluşur? sorularının cevabını “Uzay çöplüğü uydular için tehlike saçacak” yazımızda ele alıp kısaca uzay çöplüğünün bize verecek zararlarını ele alacağız.
Uzay çöplüğü uydular için tehlike saçacak
Görünmez uzay çöplüğü, uydular için tehlike saçıyor daha da kötüsü Uzay kirliliği yapıyor. Çöp sorunu sadece dünyamız ile sınırlı değil, dünyamızın yörüngesinde de milyonlarca küçük ve büyük uzay çöplüğü dolaşıyor. Bunlar genelde bozuk uydular, yanmış roket başlıkları, uyduların çarpışması ya da patlaması sırasında oluşan topaklardan oluşuyor.
Starlink gibi tüm mini uydu ağları, gelecekte yörünge çöplüğü sorununu daha da kötüleştirebilir. Dünyamızın yakınındaki yörüngedeki hurda parçaları zamanla aşağı çökerek atmosferde korlaşırken, 36.000 km yükseklikteki jeostatik yörüngedeki yıkıntılar neredeyse sonsuza dek orada kalıyorlar. Çünkü bu yükseklikte, parçaları frenleyerek, çökmelerini sağlayan atmosfer parçaları bulunmuyor.
Oysa tam da bu bölgede önemli telekomünikasyon ve GPS uyduları gibi teknolojiler bulunuyor. Çarpışmaları önlemek için, yeryüzü bazlı 30 radar anteninden ve optik teleskoplardan ve altı uydudan oluşan küresel bir ağ, jeosenkron yörüngedeki kalıntıları izliyor.
Bununla birlikte, ABD Stratejik Komutanlığı tarafından sürdürülen bugüne kadarki en kapsamlı katalog, yalnızca çapı bir metreye kadar olan parçaları kaydediyor, geri kalanlar gözlem sistemleri için karanlık kalıyor. Ne var ki çok küçük objeler de uydulara zarar verebiliyor.
Warwick Üniversitesi astronomlarından James Blake ve ekibi, jeostatik yörüngede ne kadar küçük “görünmez” hurda parçalarının bulunduğunu öğrenmek için gelişmiş bir teleskopu gönderdiler yörüngeye. Kanarya adalarından biri olan La Palma’daki 2,50 metrelik Isaac Newton teleskobu ile ekvatoral jeostastik yörüngenin bazı kısımları sekiz gece boyu incelenmiş.
Ve araştırmacılar özel bir görüntü işleme tekniği saye- sinde 21 magnitüd parlaklığındaki cisimleri (on ila yirmi santim büyüklükteki cisimler) dahi görebildiler. Blake ve ekibi bu şekilde 36.000 km yükseklikte savrulan 129 hurda parçası tespit ettiler.
Bu objelerden bazılarının çapı bir metre veya daha küçükler. Astronomlar bulduklarını Amerikan Stratejik Komutanlığı kataloglarındakilerle karşılaştırınca, bunların yüzde 75’ini bulamadılar. Araştırmacılara göre sonuçlar, jeostatik yörünge gibi daha yüksek rakımlardaki uzay çöplüğünün izlenmesinin ne kadar eksik olduğunu gösteriyor. Orada ne olduğunu daha iyi anlamak için bu küçük atıklar daha fazla araştırılmalı diyor Blake. Bu nedenle yüksek rakımlarda daha düzenli bir uzay çöpü araştırmasının yapılması öneriliyor.