Yemekleri neden iyi çiğnemeliyiz? İyi çiğnemenin faydaları nelerdir?
Yemekleri neden iyi çiğnemeliyiz? İyi çiğnemenin faydaları nelerdir?
Sindirim, ilk olarak alınan besinin ağızda tükürük bezleri tarafından salgılanan fermentler ile başlar. Fermentler alınan organik asitler, aromatik maddeler ve tuz ile bir harman şeklinde karışır. Aynı zamanda bir kısım, ağızdaki kılcal damarlara süzülür. Karbonhidratların ağızda başlayan sindirimi aynı şekilde mide de devam eder.
Aslında ağızdaki bazı noktalar alınan yiyecekler hakkında beyine bilgi vermeye başlar. Beyin alınan verilere göre sindirim programlamasına başlar. Aslında kilit noktada bu. Ağızdaki sindirilecek gıda ne kadar çok çiğnenirse beyne o kadar çok vakit kazandırılır. İyi sindirilme için hazırlanmış bir sindirim sistemi olması gerekir. Besinin iyi çiğnendiğini anlamak için ise şu tarifle açıklanabilir. Ağızdaki besin 15 ile 40 çiğneme arasındaki hareketle, çiğnenen besinin tadı ve kokusu iyice ağızda dağılır ve kaymağa benzer adeta kimus tarzı harca dönüşür.
Ağız içinde beyne bilgi veren noktalar aslında her dişin altında bulunan çifter akupunktur noktalarıdır. Çiğneme olayında besinlerden alınan enerji, bu akupunktur noktaları ile vücudun genel enerji dolaşımına katılmaktadır. Bu yüzden dolayı çiğnemenin uzun olması, alınan lokmaların küçük boyutlarda olması bu yüzden önemlidir.
Süt, et suyu, taze sıkılmış meyve ve sebze suları dahil suyu bile önce ağızda tutup, adeta yudum yudum tüketmeliyiz. Sadece yemekleri küçük lokma değil suyu da küçük yudumlarla tükürükle iyice karıştırıp öylece yutulması gerekmekte olduğu unutulmamalıdır.
Gıdalar yeterince çiğnenmez ise, sindirim ilk basamaktan itibaren bozulmaktadır
Dikkat edilirse hızlı yemek yiyen kişilerin, daha çok yemek yedikleri görülmektedir. Bunu son yıllarda 20 dakika doyma kuralı eklenmiştir. Yani bir şey yediğinizde 20 dakika sonra açlık isteği de gittikçe azalmaktadır. Bunun bilimsel açıklaması ise genelde bilinmemektedir.
Açlık enerji ihtiyacını doğurur. Aç olunduğunda enerji seviyesi düşer ve hızlıca enerji alabilmek için, beynin yeme isteği artış göstermektedir. Yutulan besinler hızlıca mideye gönderilir ama bir türlü enerji desteği sağlanmamıştır. Beyin bu konuda hala ısrarcıdır ve dur işareti gelmez.
Hızlı yemek yendiğinde, vücut sadece kimyasal bağlantıları çözme işlemi sonucunda enerjiyi kullanır. Az önce bahsettiğimiz akupunktur noktaları ile besinlerden gelen ani enerjiyi kullanamaz. İyi çiğneme yapılmadığında, koca koca lokmalar mideye iner ve mide bu koca kütleleri hazmedemez. Hazmedemediği için de bunu asitle çürütmeye başlar. Bu maddelerin en tehlikeleri ise beyaz ekmek lokmaları, taze ekmek parçaları ve et parçalarıdır.
Peki bu asitle çürütülen maddeler nereye gider? Mide de çürüme işlemi görmüş kütleler yada bu parçalar direk bağırsaklara iner ve orada çürüme işlemine devam eder. Bağırsaklar bağışıklık sisteminin en önemli organı olduğunu daha önceki yazılarımızda açıklamaya çalışmıştık.
İlgili Link: Bağışıklık sistemi kanseri nasıl engelliyor? Her gün kanser mi oluyoruz?
Bu durum bağırsaklarda oluştuğu zaman Bağışıklık sistemi alarm verir. Kandaki lökositler yani alyuvarlar birden artmaya başlar. Yani aslında bu bir yanlış alarmdır. Eğer bu durum her öğünde her yemekte tekrarlanırsa Bağışıklık sistemi buna karşı bir savunma sistemi oluşturur. Tıpkı savaş durumunda daha savaş başlamadan eldeki cephaneliğin rastgele savrulması gibi düşünülebilir. Bu hata her defasında tekrarlanırsa sizce ne olur dersiniz?
Bağışıklık sistemi sorunları hatta bağışıklık yetmezliği dediğimiz tüm hastalıkların asıl nedeni olan sebebe götürebilir.
Fakat bu meyve ve sebzeler için geçerli değildir. Meyve ve sebzeleri çok çiğnemek gerekmez. İçindeki liflerin sayesinde mideye indirildikleri zaman, kolayca parçalanıp, bağırsaklardaki yararları bakterilerin çoğalmasına da destek olurlar. Sebze ve Meyveleri kabukları ile hatta bir kaç çekirdeğini de yemenizin zararı olmaz. Son zamanlarda tarım ilaçları ile sebze ve meyve kabuklarında kaldığını da unutmamak gerekir. Bunun için sebze ve meyvelerinizi sirkeli suyun içinde bekleterek, iyice yıkanmasını unutmamak gerekir.
İyi çiğnemenin yararları nelerdir?
- Yemeği iyi çiğneyen, az çiğneyenlere göre daha az yemek yerler. Çünkü çok çiğneyen lokmalardan gelen enerjiyi hemen enerji sistemine dahil ederler.
- Yemek lokmaları iyi çiğnendiğinde ağızdaki enzimlerle zengin bir sindirim gerçekleştirir. Kolay sindirim için iyi çiğnemelidir.
- İyi çiğneme arttıkça, sindirim sistemi daha az yorulur ve sindirim süreci kısa sürer.
- İyi çiğneme, iyi sindirim olduğu için, Mide, pankreas, karaciğer ve bağırsaklar gibi kritik organlar rahat nefes almaya başlar.
- İnsülin dahil sindirim esnasında üretilen enzimlerin miktarı düşer. Hormon seviyelerinde anormallik gözükmez.
- Kanser dahil bir çok alerji ve diyabet hastalıklarının en önemli sebebi bağışıklık sisteminin çökmesi olduğunu düşünürsek, iyi sindirim ile bağışıklık sistemini korunabilir.
- Eğer mevcutta hastalığı olan kişi, sağlıklı beslenip, iyi çiğnemeyi alışkanlık haline getirmeye başlarsa, bir çok sorunda iyi halleri hissedecektir.
- Şişmanlık yada obezitenin engellenmesi için kesinlikle, iyi çiğneme, küçük lokma yeme, çocukluk yaşlarından itibaren alışkanlık haline getirilmelidir.
Eğer iyi bir çiğneme alışkanlığı var ise, Alternatif Tıp üzerinde ciddi araştırmalar yapan Türk Doktor Aidin Salih, bir çok ruhsal ve psikolojik hastalıklardan da korunulabileceğini söylüyor. Ruhsal dengeyi sağlayan Kalp, Karaciğer ve dalak gibi organların ciddi sorunlarından biri iyi çiğnenmeyen lokmalardır.
Aslında Türklerde bunla ilgili bir atasözü de vardır.
” Büyük lokma alan ve iyi çiğnemeyene delilik isabet eder”
Eğer hazımsızlık ve reflü benzer mide şikayetleriniz, bağırsak, karaciğer ve dalak gibi organlarda sıkıntı yaşamamak için, bağışıklık sistemine destek olarak tüm hastalıklarla baş edebilmek için sağlıklı, dengeli beslenip, küçük lokmalar ve iyi çiğnemeyi kural haline getirmelisiniz.
Bir sonraki yazımız da “Fazla Yemenin” hiç bilmediğiniz zararlarını anlatacağız. Yazılarımız için, sosyal medya hesaplarımızı takip edin.